Raqasanlı çocukların büyüleyen gösterisi

Raqasanlı çocukların büyüleyen gösterisi

Bugün İçmeler köyünden ( Raqasan) FB kulübünün sponsorluğunda istanbula gelen öğrenciler, ilkokul öğretmenleri Barış Bozkır ve Köy Muhtarı Burhan Demir'in katıldıkları ve İçmeler Köyü Derneğinin Gazi Mahallesindeki Binasında gerçekleşen Kenger Çorbası etkinliği çok renkli geçti.
Etkinliğe Sanatçı Aynur Güneş ve Siya Korta ' da sahne alarak destek sundular. Çok sayıda raqasanlının yanısıra çevre köylerden de bu etkinliği haber alan dostlar da hazır bulunarak Bahar mevsimine yakışan bu etkinlikteki yerlerini aldılar.
Barış hoca'nın sunumu sonrasında Kenger çorbaları içildi, Aynur Güneş eşliğinde Türküler klamlar dinlendi. Sonrasında çocukların sahnelediği anlamlı bir skeçle izleyenler anlamlı dakikalar yaşadılar. Çocuklar bu oyundaki performansları ile tam not aldılar. Daha sonra siya Korta ve Davulcu Kazım sahne aldılar. Kapanış konuşmasını köy muhtarı yaparken öğrenciler akşam 20 deki Kadıköy Belediyesinin Tiyatro etkinliğini izlemek üzere Kadıköy'e doğru yola çıktılar. Akşam 22 de yeniden Gaziye dönecek olan Kafile yarın sabah Uçakla yeniden Muş'a dönecek.

http://www.vartositesi.com

Muş'lu sporcular dünya şampiyonu oldular !

Muş'lu sporcular dünya şampiyonu oldular !

22.NİSAN.2010
MUŞLU ATLETLER DÜNYA ŞAMPİYONU
Slovakya’nın Liptovsky Mikolas kentinde yapılan ISF Dünya Liselerarası Kros Şampiyonası’nda Muş Rekabet Kurumu Lisesi, erkek ve kız takımlarında şampiyon olarak büyük bir başarıya imza attı.

Muş Rekabet Kurumu Lisesi erkek ve kız takımları, ISF Dünya Liselerarası Kros Şampiyonası'nda birinciliği elde etti. Slovakya'nın Liptovsky Mikolas şehrindeki yarışmada, Türk lisesi, 1993-1995 doğumlu, erkeklerde 3 bin, bayanlarda da 2 bin metre kategorilerinde dünya şampiyonluğu kazandı.

Şampiyonaya, erkeklerde 22, bayanlarda da 19 ülke katıldı. Muş Rekabet Kurumu Lisesi erkek ve kız takımlarındaki sporcuların ferdi sıralaması ise şöyle:

Erkekler:
2. Nuri Kömür
3. Ahmet Hisan
4. Erkan Çelik
5. Hüseyin Gönül
6. Yavuz Ağralı
10. Ali Akan

Bayanlar:
3. Emine Hatun
7. Seher Acar
9. Sevilay Aytemiş
12. Sevim Kabay

Raqasanlı ögrenciler Kadiköy Belediyesi ve FB' deydiler !

Raqasanlı ögrenciler Kadiköy Belediyesi ve FB' deydiler !

BAŞKAN ÖZTÜRK, MAKAMINI İKİ KEZ ÇOCUKLARA BIRAKTI

Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle koltuğunu hem Kadıköylü, hem de memleketinden gelen Muş'lu çocuklara bıraktı.

Başkan Selami Öztürk'ün ilk ziyaretçisi Kaptan Hasanpaşa İlköğretim Okulu öğrencileri oldu. Başkanın koltuğuna oturan 4. sınıf öğrencisi Rabia Çakıroğlu, ''Kadıköy Belediye Başkanı olarak herkesin 23 Nisan'ını kutlarım'' diye başladığı konuşmasında, Atatürk'ün çocuklara armağan ettiği bu bayramın dünyada tek olduğuna dikkat çekti. Çakıroğlu ''Her yıl büyüklerimizin koltuklarına oturarak, onlara asıl gücün çocuklarda, gençlerde olduğunu hatırlatırız. Bugün ben çok mutlu ve gururluyum. Atatürk'e şükranlarımı sunuyorum. Bizler geleceğin yetişkinleri olarak, milli egemenlik ve bağımsızlığımızı koruyacağımıza söz veriyoruz'' diye konuştu. Çakıroğlu daha sonra belediyenin ilgili müdürlerini arayarak, park açılması, okullarının bahçesinin düzenlenmesi gibi çeşitli isteklerinin yapılması talimatlarını verdi.

BAŞKAN’IN MEMLEKETİ MUŞ'TAN 13 ÖĞRENCİ GELDİ

Daha sonra da Başkan Öztürk'ün memleketi olan Muş'tan gelen öğrencilerin ziyareti gerçekleşti. Varto ilçesi İçmeler Köyü İlköğretim Okulu'nun 13 öğrencisi, öğretmenleri ve köy muhtarı ile geldi. Öztürk, çocukları kapıda karşılayarak teker teker öptü ve isimlerini öğrendi. Öztürk'ün koltuğuna oturarak Kadıköy Belediye Başkanı olan 5.sınıf öğrencisi Kısmet Gedik, İçmeler Köyü'nde çocuk parkı olmadığını söyledi. Park ve Bahçeler Müdürlüğü'nü arayan Gedik, köye bir çocuk oyun grubu gönderilmesi talimatını verdi. Daha sonra bütün öğrenciler sıra ile başkanlık koltuğuna oturarak hatıra fotoğrafı çektirdiler. Muş'lu çocukların İstanbul gezilerini finanse eden Fenerbahçe Spor Kulübü Kadın Kolları Kültür Turizm ve Sanat Komitesi üyelerinin de katıldığı ziyarette, Doğu bölgelerde eğitim şartlarının zorluğu, eğitimde fırsat eşitliği gibi konular görüşüldü. Başkan Öztürk'ün çocukluğuna dair anılarını canlandıran buluşmada, 12 yaşındaki Kısmet Gedik, okuduğu Anadolu şiiri ile herkesi duygulandırdı. Rojin ve Barış adlı çocuklarla birlikte ayrı fotoğraf da çektiren Başkan Öztürk, çocukların köylerine park isteğini en kısa zamanda gerçekleştireceği sözünü verdi. Muş’un Bulanık ilçesinde doğan ve ilköğrenimini köy öğretmeni olan babasının sınıfında okuduğunu anlatan Öztürk, kendi çocukluk günlerinin daha zor olduğunu söyledi. Duygusal anlar yaşayan Öztürk, çocuklara derslerine çok çalışmalarını istedi. (1)

VARTO'LU ÖĞRENCİLER FB SPOR KULÜBÜNE DE GİTTİLER

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kapsamında Fenerbahçe Spor Kulübü'nde de etkinlikler düzenlendi. Kulübümüzün Kadın Kolları'nın gerçekleştirdiği organizasyon kapsamında; Muş'un Varto ilçesine bağlı Aşağı İçmeler Köyü İlköğretim Okulu öğrencileri Fenerbahçemizin davetlisi olarak İstanbul'a geldi. 15 öğrenci ve öğretmenlerinden oluşan grup Yüksek Divan Kurulu Başkanımız Yüksel Günay, Yönetim Kurulu üyelerimizden Yasemin Merçil, Turan Şahin ve Ünal Uzun ile birlikte stadımızı gezdi. Grup daha sonra Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Maraton tribünü bölümünde bulunan Fenerbahçe Müzesi'ni gezdi.

Öğrenciler daha sonra kulübümüzün yönetim katına çıkarak burada temsili olarak yönetim kurulumuzu canlandırdı.

Fenerbahçe Koleji öğrencilerinin de aralarında bulunduğu temsili yönetim kurulunda, Aşağı İçmeler Köyü İlköğretim Okulu'ndan Civan Karakaş, Başkanımız Aziz Yıldırım'ı temsilen başkanlık koltuğuna oturdu. Yasemin Merçil'i ise aynı okuldan Kısmet Gedik isimli öğrenci temsil etti. Öğrenciler daha sonra günün anlam ve önemine ilişkin açıklamalarda bulundu. Fenerbahçe Koleji adına ise Başkanlık görevini Ali Efe Aydemir, Yasemin Merçil adına Büşra Evigen, Turhan Şahin'i temsilen Doğukan Dizman, Ali Koç'u temsilen Mert Karakaşlıoğlu, Yüksek Divan Kurulu Başkanımızın adına ise Tarık Altıner bir konuşma yaptı.

Konuşmaların ardından öğrenciler ve yönetim kurulumuz toplu fotoğraf çektirdi.

Bu etkinliğin ardından öğrenciler stat gezisini sürdürdü.

Öğrenciler daha sonra Dereağzı'nda kendileri için hazırlanan etkinliğe katılacak. (2)

----

SON DUYURU:

Varto'muzdan gelen öğrenci kafilesi ve beraberindekiler 23 Nisan Akşam yemeğine Kadıköy Belediyesinin organizasyonuyla katıldıktan sonra dinlenmeye geçecekler.24 nisan sabahı İstanbul gezisine çıkacak olan grup saat 14.00 civarı ise Gazi Mahallesine doğru yola çıkacak.Gazi Mahallesinde bulunan İçmeler Derneği veya daha müsait bir alanda çeşitli etkinliklere katıldıktan sonra grubun aynı akşam 19 dan sonra Kadıköyde bir tiyatro etkinliğine katılacağını da burdan vartositesi.com olarak duyurmuş olalım.

Bütün minik kardeşlerimize hoş geldiniz diyoruz ve bu çalışmada emeği geçen İçmeler köyü öğretmeni Barış Bozkır'a, Köylerinin Muhtarı Burhan Demir'e, İstanbulda bulunan derneğe, FB kulübüne, Kadıköy Belediyesine ve emeği geçen diğer isimsiz kahramanlara teşekkür ediyoruz. Darısı diğer köylerimizin başına.

http://www.vartositesi.com

RADYO GIMGIM

KAYNAKLAR:

1-Kadıköy Belediyesi Web sitesi (http://www.kadikoy.bel.tr)

2-Fenerbahçe Kulübü Web Sitesi (http://www.fenerbahce.org/)

Gundiz'in külleri - Kali Alp Kocadag (bir vartolu cesedinin yakılmasını istedi)

Gundiz'in külleri - Kali Alp Kocadag (bir vartolu cesedinin yakılmasını istedi)

GUNDIZ’IN KÜLLERİ

Kalî Alp Kocadağ tarafından yazıldı.

Cumartesi, 27 Mart 2010 17:27

Bir de Gündüz, Mehmet Ali,Yıldız olarak bilindi elli yıllık yaşamında. Perşembe akşamıydı... kendi iç dünyasında yaşıyordu artık. Bir ara doğrulmaya çalıştı yatakta... sonra sağ kolunu kaldırdı havaya ve el salladı. Hayal dünyasında birine sesleniyor herhalde diye düşündüm önce. Yüzünü Gestemerd’e dönmüş, bütün sevdiklerine, yakınlarına ‘hoşçakalın’ mı diyordu yoksa? Galiba öyleydi. Galiba ‘hatır’ istiyordu herkesten. Yaşama tutunmayı elden hiç, ama hiç bırakmadı. Herhalde o nedenle uzun ve yavaş bir ölüm oldu onunki. Hazırlamıştı kendisini o son anına. Öldükten sonra kendisi için ve kendi adına yapılmasını istediklerini iyice düşünmüş ve birkaç kişiye ifade etmişti açıkça. Ameliyatından iki gün önceydi; Cambridge Addenbrooks Hastahanesi’nin altıncı katındaki yatağında yatıyordu.’Beni yakın’, dedi sağ elinin işaret parmağını hafifçe bana doğru uzatarak. İki saniyelik bir sessizlikten sonra devam etti, ‘Küllerimi de köyün dağlarına atın. Hazırbaba’nın diğer yanında bir yer var, Doğan biliyor, oraya da bir taşın üstüne Gündüz yazın yeter.’ Ciddiydi, bana bunları söylerken. Kardeşlerine ve bazı yakınlarına da sıkı sıkı tembihlemişti bunu. İsteği yerine getirilmeyebilir diye endişe duyuyordu. Yapılmasını istediği şey yadırganmıyacak, kolay kabullenilecek türden birşey olmadığı için günlerdir bir tartışma sürüp gidiyor akrabaları arasında. Ne yapmalı şimdi? Bir yanda Gundız’ın isteği diğer yanda da böylesi bir cenaze kaldırma yolunun geleneklerimize aykırı olduğunu düşünenlerin itirazları. Bu yöntemin geleneklerimize aykırı olduğunu söyleyenlerin itirazlarını ve gerekçelerini anlamamak zor değil: Kendi yaşamlarında şahit oldukları tek bir cenaze kaldırma yöntemi var. Artık hayatta olmayan bütün sevdiklerinin ve yakınlarının cenazeleri hep aynı şekilde kaldırıldı. Köyün hemen yanıbaşındaki mezarlık bunun şahididir. Oraya gidip mezar taşlarına dokunduklarında sevgileri, özlemleri, anıları ve acıları canlanır tekrardan. Sevdikleri artık canlı değildir ama kaybolup gitmemişlerdir de. Ölenin kaybolup gitmesi kabul edilebilir değildir. Diğer yanda ise tek tek insanlar var; Mehemed, Gule, Zerde, Ali... Bu tek tek insanların istekleri ne olacak? Gundız’in isteği ne olacak? Vücut onun vücudu değil mi? Vücudu ile ilgili kararları yaşarken o vermiyor muydu? Vücüdunun yakılmasını,küllerinin de o çok sevdiği Gestemerd dağlarına serpilmesini istedi bizlerden. Mezarlığın bir yerine hapsolup kalmak yerine dağlarda tepelerde yaşasın istedi ondan geriye kalanlar kül zerreleri olarak. Belki de bir meşede, bir kengerde, bir çalıda devam etmek istiyor yaşamaya bir an evvel. Bizlerden istediği şey bizlerin sağlığını veya ekonomik varlığını tehdit edebilecek birşey değil ki! ‘Şar, yani diğer köylüler,diğer aşiretler ne der bize’ deniliyor. Yani, ‘eleştirirler bizi, ayıplarlar bizi,kötü şeyler söylerler bizlerle ilgili’ deniliyor. Öyle diyen çok kişi olacak elbette. Şöyle bir cevap verilemez mi onlara: İnsana olan saygımız gereği olarak kabul ettik bunu. Tek tek insanların isteklerini,düşüncelerini kabul etmeden insana saygının gereği nasıl yerine getirilebilir? Herşey sürekli değişmiyor mu? Geleneklerimiz değişmiyor mu, hatta terkedilmiyor mu? Başlık parası bir gelenek değil miydi? Artık bahsini eden kaldı mı? Çok ta gerilere gitmeden Bundan 50 sene önceki Gestemerd’i düşünelim biraz.Hemen hemen herkes aynı hayat tarzını sürdürmüyor muydu? Yazları ve kışları yapılanlar hep aynı değilmiydi? Sonra köyden ayrılmalar başladı... İstanbul, İzmir,Berlin ...Sonra yaşam biçimleri değişmeye başladı, çeşitlendi... Farklı düşünüş biçimleri ortaya çıktı. Kim artık on sene önce yaşadığı gibi yaşıyor ve düşünüyor ki? Gundız’ın kendisi ile ilgili isteğine karşı çıkanlar... Ölenin yakılmasını kabul etmek sizler için çok zor tabi ki. Geleneklerimize aykırıdır, el-alem ne der sonra gibi gerekçeleri bir kenara bırakmanın zamanı geldi artık. Toplum eski toplum değil, insanlar eski insanlar değil. Eskiden önemli olan aileydi,aşiretti,toplumdu. Önemli değerler ve varlıklar sıralamasında Guleler, Hasanlar, Hanımlar, Haydarlar çok gerilerde olurdu. Artık öyle olmamalı. Cuma akşamı saat 8’e gelirken Gundız’ın nefes alışları iyice seyrekleşmeye başladı. Ali, Turan, Kemal,Hıdır ve ben etrafındaydık. Yaşama tutumaya devam etmeye çalışıyordu ama çok zorlanıyor gibiydi. Duyacağını umud ettiğim bir ses tonuyla ‘Tamam...Gundız... bırak artık...serbest bırak kendini... Hazırbaba tepesine çıktığımız günü düşün... o dağları düşün... şimdi oradan aşağılara bak... bak aşağıda Gestemerd... göl.. çayırlar...’dedim. Duydu mu dediklerimi bilemem ama yavaşça bıraktı kendini... Yarım saat kadar sonra dudaklarında bir gülümseme belirmiş gibi geldi bana. Gundız, cenazesinin bizim bildiğimiz ve istediğimiz gibi değil kendi istediği gibi kaldırılmasını istiyor. Gundız küllerinin dağların tozu ve toprağına karışmasını istiyor. Bizim görevimiz onun bu isteğini yerine getirmek. Kalî Alp Kocadağ 27.Mart 2010, Londra

BDS Sınavında 3 Türkiye 1.si Varto'dan çıktı !

BDS Sınavında 3 Türkiye 1.si Varto'dan çıktı !

70 ilde 110 bin öğrencinin katılımıyda düzenlenen Başarı Deneme Sınavı'nın birincileri Varto'dan çıktı. Varto'yu gururlandıran 3 öğrenci sınavda sorulan tüm sorulara doğru yanıt vererek 500 tam puan kazandı.
Muş'un Varto ilçesinde BDS'de 500 tam puan alan 3 öğrenciden biri olan Eda Aktaş, maddi imkansızlıklara rağmen elde ettiği başarının mutlululuğunu yaşıyor

Muş’un Varto ilçesinde 3 öğrenci, Milli Eğitim Bakanlığının anlaşmalı olduğu yayınevi tarafından yapılan Başarı Değerlendirme Sınavı’nda (BDS) 500 tam puan alma başarısını gösterdi.

Varto Merkez Yatılı İlköğretim Bölge Okulu (YİBO) öğrencisi Eda Aktaş ile Atatürk İlköğretim Okulu öğrencileri Furkan Karataş ve Yusuf Atalay, Analiz Yayınlarınca yapılan, 70 ilden 110 bin öğrencinin katıldığı ilköğretim 3. sınıflar BDS’de matematik, Türkçe ve hayat bilgisi alanlarında 60 sorunun tamamını doğru yanıtlayarak 500 tam puan aldı.

BDS’de tam puan alan öğrencilerden Eda Aktaş, ailesinin yaşadığı Erdoğan köyüne bağlı Yuvalı mezrasında AA muhabirine yaptığı açıklamada, kısıtlı imkanlarına rağmen sınavda başarılı olmanın mutluluğunu yaşadığını söyledi.

Eğitimi konusunda ailesinin kendisine büyük destek verdiğini ifade eden Aktaş, "Ailemin kısıtlı imkanlarına rağmen bana verdikleri emeği boşa çıkarmamak için derslerime çok çalışarak bu başarıyı elde ettim. Sınavla ilgili öğretmenimiz çalışmamız konusunda bizi uyarmıştı. Ben de tüm zamanlarımı çalışarak geçirdim. Sınav olduğu zaman da hiç heyecanlanmadım ve tüm soruları çözdüm" diye konuştu.

Annesi ile babasının okuryazar olmadığını belirten Aktaş, "Annem babam köyde okul olmadığı için okuyamamış ama benim okumamı çok istiyorlar. 10 kardeşiz, 3 ağabeyim üniversitede okuyor. Ben de onları örnek alıyorum, onlar gibi okuyup üniversiteye gitmek istiyorum. Çok çalışıp doktor olacağım" dedi.

"BU BAŞARI BİZE BAYRAM HAVASI YAŞATTI"
Eda Aktaş’ın babası Tacettin Aktaş (53) da 10 çocuğu olduğunu, onların eğitimi için tüm imkanlarını seferber ettiğini söyledi.

Çocuklarından 3’ünün üniversitede okuduğunu, 3 çocuğunun da çeşitli okullarda eğitimine devam ettiğini kaydeden Aktaş, şöyle konuştu:

"Bizim dönemimizde köyümüzde okul olmadığı için ne ben ne de eşim okumadık. Halen cahil olmanın sıkıntısını yaşıyoruz. Bu sebeple çocuklarımı okutmak için tüm olanaklarımı kullandım ve kullanmaya devam ediyorum. Çiftçilik yaparak ailemin geçimini sağlamaya çalışıyorum. Maddi olanaklarım yetersiz ama çocuklarımın okuması için gerekirse üzerimdeki yorganımı satarım. Eda iki arkadaşı ile birlikte girdikleri başarı sınavında Türkiye birincisi olmuş. Bu başarı bize bayram havası yaşattı."

BDS’de tam puan alan öğrencilerden Varto Atatürk İlköğretim Okulu 3-A sınıfı öğrencisi Furkan Karataş da sınavda başarılı olmanın mutluluğunu yaşıyor.

Derslerine öğretmenlerinin düzenlediği kurslar ve planlar doğrultusunda çalıştığını söyleyen Karataş, "Takıldığım konuları ablama sorarak telafi ettim. Öğretmenimi dikkatle dinliyorum. Bol bol kitap okuyor, test çözüyorum. Sınavda 500 puan aldığım için çok mutluyum. Diğer arkadaşlarım oyun oynarken ben sürekli evde ablamla kitap okuyor ve ders çalışıyorum. Hedefim bundan sonraki sınavlarda da başarılı olmak ve okuyup iyi bir öğretmen olmak" diye konuştu.

Furkan Karataş ile aynı sınıfta okuyan ve BDS Türkiye birinciliğini paylaşan Yusuf Atalay da başarısını planlı ve düzenli çalışmaya borçlu olduğunu söyledi.

Derslerinde başarılı olması için ailesinin de kendisine destek verdiğini kaydeden Atalay, "Her yanlışımda annem, babam ve ağabeyim beni muhakkak uyarıyor. Öğretmenimin katkısı tabii çok daha fazla. Ailemin ve öğretmenimin katkıları sonucu girdiğim sınavda birinci oldum. Büyüyünce doktor olmak istiyorum" dedi.

Varto Milli Eğitim Müdürü Fevzi Aktaş da Vartolu öğrencilerin başarısıyla gurur duyduklarını, bu başarının ilçedeki tüm öğrencileri motive edeceğine inandığını ifade etti.

Varto Merkez YİBO Müdürü Mehmet Sever ise bu başarının Varto gibi bir ilçeden de Türkiye birincileri çıkabileceğinin göstergesi olduğunu belirterek, "Çok mutluyuz. Öğretmen ve öğrencilerimizin başarılarının devamını dilerim" diye konuştu.

Haberin Videosu:

http://www.gggmedya.com/v626-bdsnin-birincisi-vartodan-cikti.html

Kaynak: (aa)

Biz de Vartonun Çığlığı Vartositesi.com olarak başta YİBO' nun sınıf öğretmenlerinden  Dilek KOÇ 'u sonrasında ise emeği geçen destek sunan tüm eğitim emekçilerini ve öğrencilerimizi yalnız bırakmayan aileleri ve elbetteki bu başarının en büyük mimarı olan öğrencilerimizi tek tek kutluyor bu mutluluğu yaşattıkları için teşekkür ediyoruz.

izmirde vartolu bir meclis üyesinin protestosu

izmirde vartolu bir meclis üyesinin protestosu

Vartoluların yoğun olarak yaşadığı en büyük yerleşim birimlerinden birisi olan İzmir/ Çiğli'de Belediye Meclis Üyelerinden Önder Özdemir dikkat çekici bir açlık grevi ile gündeme oturmayı hakediyor.Vartositesi olarak konuyla ilgili yayımlanan haberi ve videoyu paylaşıyoruz

Açlık Grevine Başladı

Çiğli Belediyesi'nin, yaptıklarıyla gündemden düşmeyen meclis üyesi Önder Özdemir bu kez de açlık grevine başladı. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin, Çiğli Anadolu Caddesi üzererinde yaptığı alt geçit ve kavşak çalışmaları ile ilçeyi ikiye bölen Hafif Raylı Sistem Projesi'ne tepki gösteren Özdemir ''Kimse vazgeçeceğimi düşünmesin. Eğer yapılan hatalardan geri adım atılmazsa ölüm orucuna başlayacağım' dedi.

Önce, grup kararına uymayarak Çiğli Belediye Başkanlığı'na aday olan Metin Solak'a destek olduğu için 20 yıla yakın süredir emek verdiği partisi CHP'den atıldı. Sonra, CHP Çiğli İlçe Kongresi sırasında, partinin MYK üyesi ve İzmir Milletvekili Mehmet Ali Susam'ın masasındaki bardağa yumruk atarak gündeme oturdu. Bu kez de İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin, Çiğli Anadolu Caddesi üzererinde yaptığı alt geçit ve kavşak çalışmaları ile ilçeyi ikiye bölen Hafif Raylı Sistem Projesi'ne tepki gösteren Çiğli Belediyesi'nin bağımsız meclis üyesi Önder Özdemir, tartışılacak bir eyleme daha imza atarak açlık grevine başladı.

ÇİĞLİ ÜÇ PARÇAYA AYRILDI

Mart ayı meclis toplantısında ''Çiğli üç parçaya ayrıldı. Normal insanlar bile karşıdan karşıya geçemezken, ulaşım, engelli vatandaşlarımız için tam bir kabusa dönüştü. Büyükşehir Belediyesi bu soruna çözüm bulmazsa gelecek ay açlık grevine başlayacağım' diyen Önder Özmedir, çağrılarına kulak asılmayınca dediğini yaptı. Özdemir, 2 Nisan Cuma gününden itibaren Çiğli Kasaplar Meydanı'nda çadır kurarak açlık grevine başladı. Dört gündür sadece tuzlu su ve şekerli su ile beslenen Özdemir'e, yakın dostları Hakan Çelik ve Adem Kök de destek vererek açlık grevine başladı.

BÜYÜKŞEHİR'E CİNAYET DAVASI AÇACAK

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'ndan geri adım atmasını ya da projelerde iyileştirmeye gidilmesini bekleyen Özdemir, AKP'lilerden gördüğü desteği, CHP ilçe yöneticileri ve meclis üyelerinden görmememekten yakındı. Eylemlerinin açlık grevi ile sınırlı kalmayacağını belirten Özdemir, Anadolu Caddesi'nde ölen 13 Çiğlili için İzmir Büyükşehir Belediyesi aleyhine cinayet davası açacağını ve Çiğli'nin ulaşım konusundaki sıkıntıları devam ederse ölüm orucuna başlayacağını belirtti. Özdemir, ilçede ulaşımı zora sokan projelerin iyileştirilmesi talebi ile 5 binin üzerinde imza topladıklarını, toplanan imzaları Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne göndereceklerini söyledi. Hayata geçirilen projelerin, kuzey- güney ekseninde Çiğli'yi üçe böldüğünü savunan Özdemir, kısa mesafelerde bile karşıdan karşıya geçmenin mümkün olmadığını ifade etti.

SONRAKİ ADIM ÖLÜM ORUCU

Son meclis toplantısındaki ''Çiğli, Anadolu Caddesi'nden itibaren Manisa'ya bağlansın' sözleri ile dikkatleri üzerine toplayan Özdemir ''Çiğli, yıllarca İzmir'in arka bahçesi olarak görüldü. Atık tesisleri burada kuruldu. Çöpler Çiğli'ye döküldü. Halkın isteği, beklentileri hiçbir zaman sorulmadı. Yapılan ve yapılmayan projeler Çiğli'nin 50 yılını çaldı. Yıllar sonra raylı sistem ile umutlandık, ancak o da Çiğli halkı için büyük bir zulüm getirdi. Anadolu Caddesi'ndeki alt geçit ve kavşak çalışmaları ile Hafif Raylı Sistem Projeleri kenti üçe böldü. İki hane arasında dev bir ''Berlin Duvarı' oluşturuldu. Vatandaş, karşıdaki bakkala gidemez oldu. Büyükşehir Başkanı aynı partiden olunca kimse Çiğli üzerindeki yanlış politikalara ses çıkartamadı. Oysaki bizler, partizanlık yapmak yerine, hizmet etmeyi tercih etmeliydik. 'Kocaolğu'nun kulağına gitmesin diye' sesimizi çıkarmaktan geri kalmamalıydık. Çiğli'de yaşayan binlerce engelli hayata geçirilen projelerden sonra sokağa çıkamaz oldu. Buna 'dur' demek için toplumsal eylemler yapılması gerekirken, tek başıma ilçemin sesini duyurmaya çalışıyorum. Kimse vazgeçeceğimi düşünmesin. Eğer yapılan hatalardan geri adım atılmazsa, bir soraki meclis toplantısında ölüm orucuna başladığımı duyuracağım' dedi.

Konuyla ilgili daha önce çıkan bir haber:

Açlık Grevine Başladı

Varto Kız öğrenci barınma yurdu inşaatı sürüyor

Varto Kız öğrenci barınma yurdu inşaatı sürüyor

Muş'un Varto İlçe Kaymakamlığı tarafından geçen yıl yapımına başlanan kız öğrenci yurdundaki çalışmalar devam ediyor.

İnşaat çalışmalarıyla ilgili makamında İHA muhabirine açıklamalarda bulunan İlçe Kaymakamı Mehmet Yıldız, kız yurdunun 2010-2011 eğitim öğretim yılında tamamlanacağını söyledi. Kız öğrenci yurdunun 1 milyon 917 bin TL'ye mal olacağını ifade eden Kaymakam Yıldız, "İlçemizde ortaöğretime devam etmek isteyen kız öğrencilerimizin yatma ve barınma sorunlarını göz önüne alarak böyle bir yurt binası yapmaya karar verdik. Bu inşaatımızın yapımı ile birlikte artık kız çocuklarımızın yatma ve barınma konusunda ilçede sıkıntı yaşamayacaklarını bir nebzede olsa gidermeye çalışacağız" diye konuştu.

Kaynak:Fatih Çelik (Varto)-KentHaber

www.vartositesi.com

Varto Yibo il şampiyonu

Varto Yibo il şampiyonu

Muş'un Varto ilçesindeki Merkez Yatılı İlköğretim Bölge Okulu (YİBO) öğrencileri, il merkezinde yıldızlar ve küçükler kategorisinde yapılan masa tenisi yarışmalarında 3 kupa kazanmanın sevincini yaşıyorlar.
16 Takım arasında il şampiyonluğunu alarak bölgede Muş ilini temsil etmeye hak kazanan öğrenciler okullarında sevgi gösterisiyle karşılandılar. Okul Müdürü Mehmet Sever, son 5 yıldır masa tenisinde il şampiyonu olduklarını belirterek "Öğrencilerimizi çalıştıran Okul Müdür Başyardımcısı Ercan Yeşilbingöl'e ve öğrencilerimize, bundan sonraki ilimizi temsilen gidecekleri Samsun ve Çorum ilinde de başarı diliyorum. Bu başarılarından dolayı teşekkür ederim" dedi.
Varta Yatılı İlköğretim Bölge Okulu Müdür Başyardımcısı Ercan Yeşilbingöl ise, "Öğrencilerimle hafta sonları ve onların boş zamanlarında beraber çalışıyoruz. Başarımızı düzenli çalışmaya ve öğrencilerimizin üstün gayretlerine bağlıyoruz" diye konuştu
Kaynak:Kenthaber-Fatih ÇELİK 

Biz de Vartonun Çığlığı vartositesi.com olarak öğrencilerimizle gurur duyuyor başarılarının devamını beklediğimizi belirtmek istiyoruz.Emeği geçenlere teşekkürler. 

http://www.vartositesi.com