MUŞ - Baro Başkanı Sabahattin Göçmen yaptığı basın açıklamasında, Bulanık’ta meydana gelen olaylarla ilgili olarak Emniyet Amiri Oğuz Tüzün'ün görevden alınmasını istedi.
Bulanık’ta 15 Aralık günü yaşanan ve 2 kişinin öldüğü olayları değerlendiren Baro Başkanı Sabahattin Göçmen, güvenlik güçlerinin müdahalesiyle tazyikli su ve gaz bombalarıyla göstericilerin, Suat İshakoğlu Caddesi’nde bulunan Mardin Manifaturanın bulunduğu yöne yönlendirildiğini iddia etti.
Burada bulunan güvenlik güçleri, Turan Bilen ve yanındakilerin göstericileri tahrik amacıyla müdahalelerde bulunduğunu iddia eden Baro Başkanı Göçmen, “Kitle ile güvenlik güçleri ve Turan Bilen arasında gerginlik yaşanmıştır. Turan Bilen ve yanındakiler iş yerinden aldıkları Kalaşnikof marka silahla kitleye ateş edilmiştir. Açılan ateş sonucunda kafasına kurşun isabet eden Necmi Oral yaşamını yitirmiştir. Güvenlik güçlerinin faillere karşı hiçbir müdahalesi olmamıştır” dedi.
Fail veya faillerin iş yerine girerek kapıları kapattığını, güvenlik güçlerinin de gaz bombası ve tazyikli suyla göstericilere müdahalede bulunduğunu ifade eden Göçmen şunları söyledi: “Fail Turan Bilen ve yanındakiler işyerinin üst katına çıkarak tekrar kitleye doğru fütursuzca ateş etmeye devam etmişlerdir. Bu arada yaklaşık 6-7 kişi daha yaralanmıştır. İlk saldırının ardından yaklaşık bir saat sonra yine fail Turan Bilen’in ve yanındakilerin açtığı ateş sonucu bankaya giden Yoncalı Yeni Mahalle Muhtarı Kemal Ağcan da kendisine isabet eden kurşunla hayatını kaybetmiştir. Önemli husus Necmi Oral’ın ölümü ile Kemal Ağcan’ın ölümü arasında yaklaşık bir saatlik zaman dilimi bulunması ve bu süre içerisinde güvenlik güçlerinin hiçbir şekilde saldırgan Turan Bilen’e ve yanındakilere müdahale edip gözaltına almamasıdır. Diğer husus ise Turan Bilen’in işyerinde Kalaşnikof marka silah, tabanca, sis bombaları ve üzerinde koruma amaçlı taktığı çelik yelek ve maskenin bulunduğu iddiasıdır. Yaşanacak olayların önceden organize edilmiş gibi güvenlik güçlerince Turan Bilen’in ve işyerinin koruma altına alınması da dikkat çeken başka bir konudur.”
DEVLET GÖREVİNİ YAPMADI
Ülkede bulunan 23 bin gönüllü köy korucusunu ‘gizli ordu’ olarak nitelendiren Baro Başkanı Sabahattin Göçmen, İçişleri Bakanı’nın teyit ettiği gibi Turan Bilen’in de gönüllü köy korucusu olduğunu anımsattı. Baro Başkanı Göçmen, “Bizce bu olayların arkasındaki güç ülkede barış ve kardeşliği istemeyen odaklardır. Bulanık’ta yaşanan olayda iki insanın ölümüne güvenlik güçlerinin açıkça ihmalleri neden olmuştur. Devlet görevini yapmamıştır. Bu olayın olmasında güvenlik güçlerinin direk katkısı olup olmadığı hususu ayrıca tartışılmalıdır.Bu durum yargılama aşamasında daha net olarak ortaya çıkacaktır. Muş Barosu olarak Hükümetin ‘esnafın kendisini ve ekmek teknesini koruması’ gibi basit yaklaşımı terk etmesi, bu saldırıyı Kürt açılımının sabote edilmesi olarak, barış ve kardeşliğe atılan kurşun olarak algılamalıdır. Ayrıca idari ve adli soruşturma büyük özenle yapılarak olayın failleri ve bağlantıları ortaya konulmalı, şüphelilerle irtibatlı güvenlik güçleri ortaya çıkarılmalıdır. Yine kesinlikle olayda ihmali söz konusu olan Bulanık Emniyet Amirinin görevden alınmasını hukuk ve adalet adına talep ediyoruz” dedi.
ÖLEN MUHTARIN KIZLARINA SAHİP ÇIKILDI
Yeni Mahalle Muhtarı Kemal Ağcan’ın iki kızına devlet sahip çıktı. Bulanık’ın Yoncalı Beldesi'ne bağlı Yeni
Mahalle'nin iki dönemdir muhtarlığını yapan Kemal Ağcan, 15 Aralık günü grip olan kızı Songül’ü önce sağlık ocağına muayene ettirmiş, ardından ilaçlarını almak için Bulanık ilçe merkezine gitmişti. Ziraat Bankası'ndan 330 lira maaşını çektikten sonra eczaneye gitmek isteyen Muhtar Ağcan, açılan ateş sırasında göğsünden tek kurşunla vurularak öldürülmüştü.
Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf’ın talimatı üzerine harekete geçen Muş İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğünden uzmanlar, Yoncalı Beldesi'ne giderek Kemal Ağcan’ın 2002’de ölen ilk eşi Hatime’den olan kızları 14 yaşındaki Yazgül ve 10 yaşındaki Songül’le görüştüler. İkinci eşi Songül Ağcan, üvey olan kızlarına devletin daha iyi sahip çıkacağını bildirdi.
Kemal Ağcan’dan olan tek çocuğu 8 yaşındaki Yusuf’la hayatını devam ettireceğini anlatan Songül Ağcan, “Eşimin ölen hanımından üç kızı var. Büyük kızı Bahar, evlendi. Yazgül ilköğretim okulu 7’nci, Songül ise 3’üncü sınıf öğrencisi. Devlet kızlara sahip çıkarsa, çok iyi olur” diye konuştu.
Sosyal Hizmetler İl Müdürü M. Nuri Ensarıoğlu, Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf’ın talimatıyla kızları Muş’taki 80’inci Yıl Çocuk Yuvasına en geç bir ay içinde getireceklerini bildirdi. Bu konudaki çalışmaların başlatıldığını anlatan Ensarıoğlu, “Babaları ölünce, üvey anne sadece kendisinden olan Yusuf’a bakabileceğini, kızlara bakamayacağını beyan etti. Sosyal Hizmetler’den iki uzman arkadaşı beldeye gönderdik. Gerekli çalışmalar tamamlandıktan sonra kızlar Muş’a getirilerek 80’inci Yıl Çocuk Yuvası’nda koruma altına alınacak” dedi.