vartositesinin 2008-2011 dönemi kayıtları burada. Ancak 2011-2012 ve daha sonrasının güncel kayıtları için lütfen www.vartotv.com adresine gidiniz

vartositesi yenilendi

vartositesi yenilendi
Gitmek için tıklayın !

Lazonya'dan Varto'ya ; Selma Kociva


Bir „ şarkı sözü denemesi’ nin hikayesi


İnsanı yazmaya götüren , hep yaşamın gerçekleri olmuştur. Benim yazı ve dizelerimde çoğu kez , yaşanılmışın izlerini belli eden bir ‚kurgu noksanlığı’ dikkati çeker. Sizinle paylaşmak istediğim bu şiiri daha çok bir şarkı sözü denemesi olarak düşündüm. Lazcasında ise hece ölçülerine bağlı kalmadan bir ‚Lazca ya uyarlma ‚ denedim.Bu şarkı sözü denemesini Halkların Dostluğu’ Girişimi ile paylaşıp arşivime bıraktım.

Taa ki, Haner Mutlu , www.vartositesi.com ve Gımgım dergisi için benden yazı , şiir talep edene kadar..Hiç görmediğim, adı belleğimde kalmış bu Kasabanın gençlerine ne gönderebilirdim ? Tam da bu noktada geçmişi yad eden bu şiir gelir aklıma. Böylece sizlerle bu dizeleri paylamam mümkün olur.

Gelelim bu şiirin hikayesine,

Bundan iki yıl önce, 29 yıldır beni ısrarla eski yoldaşlara soran, aramızda geçen ‚tatsız’ bir olay üzerine yıllarca ‚ bir özür borcu ‚olduğunu düşünerek inatla arayan Sani yoldaşı beklenmedik bir tesadüf sonucu bulmam , oldukça etkiler beni.

Bu, nerde ise bir ömür kadar olan süre sonrası ,o zamanlar en yakın bulduğum kadın yoldaşım Münibe’ yle de karşılaşmak , yoğun duygular yaşatır bana.. Bunun da ötesinde bir dönemi yeniden gözden geçirmemi gerktirir.

Sivil faşist saldırda ailemim yanında kendimi güvende hissetmediğim için , beni korumaya alan , içinde yer aldığım ‚Gençlik Hareketi’, o zamanlar yaygın olan ‚kollektiv evler’ den birine yerleştirir beni. Bu iki yoldaşımı o dönem yakından tanıma imkanım olur. Devrimcilerin bir çok konuda olduğu gibi kadınlara ve çocuklara karşı koruyucu yapısının çok öne çıktığı bir dönem idi 1978 ler.

Belki de bir gün, o döneme dair acıları/ sevinçleri kağıda aktarmak için bir iç rahatlığına ulaşırım. Böyle bir anı bekliyorum, aynı Fatsa’lar çoğalmasın diye bir kuşağı harcayanların yargılanacağı bir günü yaşamayı beklediğim gibi..

Üç can yoldaşının 29 yıl sonra karşılaşması, inanılmaz bir hikaye gibi dursada, gençliğimizde kaynaştığimiz ‚Gençlik Hareketi’ nin hala yaşamımızı etkilemesi, bir gerçektir. Her birimiz ayrı bir kültür çevresinden gelmiş olsak da bizi bir araya getiren geleceğe dair düşler, öylesine bizi kenetlemişti ki.(Laz, Türk/alevi, Kürt)
Bunca zaman sonra aynı samimiyeti ve kaynaşmayı yaşamak tüm hikayede,en çarpıcı olanı benim için.. Aradan yıllar geçmişti. Yaşama bakışımız, geleceğe dönük düşünceler, siyasi duruşumuz artık aynı değildi.
Geçmişe bakıp da geleceğe dair farklı sonuçlar çıkarmak durumunda olan yetişkinleriz artık. Çocuk yaşta memleket meselelerini yüklenmiş olmaktan çok çok uzakta. Yinede hiç değişmemiş bir şeyler duruyordu.Yaşamın gerçeklerine tutunurken hala bir inat vardı gündemimizde, her günkü koşturmacada sıradışı bir hayatın izleri.

Bu gün hala ortak paydlarda , birlikte üretecek çok şey bulabileceğim bu yıllanmış dostlukları kayda alıp dosyalarımın arasında yer edinmelerini istedim.

Tabii ki onlarla karşılaşmada , geçmişi yad etme tadında sohbetlerin bir yerinde ortaya çıkan bu dizeler , kısa sürede kalemimin ucunda bir şiire dönüşür.Daha sonra, yöremin ezgileri ile söylenebilecek bir şarkı sözüne dönüşür.

Umarım Halkların Dostluğunu anlatan bir Türküye dönüşür,

Anadolu / Kafkasya / Mezopotamya

Halklarının dillerine çevirecek gençlerin dikkatini çeker.


Selma Kociva ,26.7.09

26. 7. 09 Dortmund / Almanya

Halkların Dostluğu Girişimine ,

Sevgilerimle !

Çalışma ve eylemlerinizde başarılar , her kökenden yoldaşlarım !

Tk’vanı

Selma Koçiva



----



Derince’nın Yolların’da !!!



-Münibe ve Sani Yoldaş için-



Derince’nın Yollarında

Yavuklumun kollarında

Kürtçe türküler yükselttık,

Özgürlükler uğrunda !



Lazca ağıtlar yaktık

İbo-yoldaşın yolunda !





Öğrenci Hareketimiz,

Geleceğe yürüyüştü !

Lazi/Kyurdi , aynı safta

Bir çocukça gülüştü !!!


Türkü /Kürdü bir arada

Bir kardeşçe gülüştü !


(İzmit) Derince’nin , tepeleri

Vartolu’lar arasında ,

Gecekondular saraydı

Sani Yoldaş’ın yanında .!!!


Gecekondular palasttı

Münibeyle Halı- tezgahında !



*******



Derince’şi Gzalepe !

- Munibe do Sani şeni -

E verane,Derince’şi Gzalepe

Oroperi şk’imi xe moyodveri,

Lazi/Kyurdi , na p’trağudit xelerı,

Ç’umaneri , ndğalepe k’oresxeri


Oğrenci-Hareket’i şk’uni

Na mulunu ndğalepe şeni

Lazi/Kyurdi ok’ok’ateri

Xeleri , berepe st’eri



(İzmit’i)Derinceşi , rak’anepe

Vartoşa molveri , xelk’i şk’akla

Bacenepe sarayi şk’uni ( ort’u )

Gzamşinepe , şk’imi şk’ala !!!


4.11.07
Selma Koçiva / Dortmund

*Yazının sitemize ulaşmasına aracılık eden Mutlu Haner'e teşekkür ediyoruz.
www.vartositesi.com
VARTONUN ÇIĞLIĞI

Varto'nun koylerinde senlik var !

Vartonun Köylerinde şenlik var! İçine girmek üzere olduğumuz Ağustos ayı ile birlikte çok sayıda köyde şenlik peş peşe düzenlenecek.
Hatta öyleki bazı köylerde bu organizasyonlar gün geçtikçe daha kaliteli hale gelmeye başlıyor, etkinliklerin bir bölümü geleneksel olarak her yıl tekrarlanırken,bazı köylerde ise zaman zaman aralar verildiğini gözlemliyoruz.
Köy şenlikleri bu yıl Badan (Teknedüzü) köyü ile birlikte 30 Temmuz Akşamı (Bugün) start alırken, 01 ve 02 Ağustos günlerinde Oğlakçı ( Kovık) ve sonrasında Güzelkent (Tatan) şenlikleri düzenlenecek.
Badan köyü bu yıl 2.sini düzenleyeceği şenliğe bu yıl "Barış ve Kardeşlik" şenliği adını vermeyi tercih ederken, 3. kez bir araya gelecek olan Kovık'lılar "Golasar",ve Tatanlılar ise 5.Kez düzenleyecekleri şenliğe "Tatan Halk Şenlikleri" adını kullanıyor.
Program akışları şu şekilde;
2 Badan Barış ve Kardeşlik Şenliği:
1-Sunucunun Memleket İsterim adlı şiirle açılış

2-Konuklarımızın takdimi ve hoş geldiniz süreci
3-Köy Muhtarımız Metin Aydoğdu’nun konuşması
5-Yöresel yemeklerin sunulması
6-Ali Bingöl’ün türkü programı
7-Hıdıre Başe’nin kendi bestelerinden oluşan şiirli türkülü programı
8-Grup Hewal’in Programı
----
3.GOLASAR SENLIKLERI ETKINLIK PROGRAMI

1.AGUSTOS 1 GÜN :
* Golasar Ziyaret binasının açılışı (9:00- 11:00)
* Davul-Zurnalı “TURA YALE GOLE” (17:00-18:00)
* KOV-DER Baş.Yard. Orhan YUVANÇ ve OGLAKÇI (KOVIK) KÖYÜ YARDIMLASMA VE DAYANISMA DERNEGI Başkanı, Niyazi SAHIN’ in köyün sorunları ile ilgili söyleyişi (19:00-20:00)
* Geçmişten günümüze Slayt gösterisi (20:00-21:30)
* Konser "Fırat Güneş" (21:30-24:00)

2.AGUSTOS 2 GÜN:
* Hediye çekilişleri (18:00- 19:00)
* Çetin AKGÜL ile şiir dinletisi (19:00-20:00)
* Konser "Veroc" (20:00-22:00)
* Davul-Zurnayla halaylar
* Havai fişek gösterisi ile kapanış
----
5.GELENEKSEL TATAN HALK ŞENLİKLERİ
Bu şenliklerin 10 günlük bir sürece yayılması ön görülürken,
Konser,
Film Gösterisi,
Tiyatro,
Panel,
Sergi,
Slayt&Sinevizyon
Şiir Dinletisi,
Geleneksel Piknik
ve değişik sürprizlerin yer alması kesinleşirken, ayrıntılı programın daha sonra açıklanacağını da eklemiş olalım.
Bu üç köyümüzün yanısıra etkinliklerin köylerdeki sosyal hayata renk getireceğinin bilinciyle darısının tüm diğer köylerimizin başına olmasını diliyor, etkinlik düzenleyecek tüm dostlarımıza başarılar diliyoruz.
KAYNAKLAR:
www.badankoyu.net , www.kovik.de , www.vengetata.com

www.vartositesi.com
VARTONUN ÇIĞLIĞI

Hizir cesmesine onlarca oturma banki


Yıllardır büyük ihtiyaç duyulan oturma bankları konusundaki talebi sözlü olarak bir sohbet esnasında Kocaeli Büyükşehir Belediyesinde çalışmakta olan Mutlu BEYAZGÜL' e ileten Nazım UZUNBOYLU'nun bu talebi gerekli noktalara sunuldu.Uygun görülen bu talebe cevaben onlarca Bank ve çok sayıda masa İzmit'den Varto'ya doğru uzun bir yola çıktı.
Geçen hafta içerisinde Varto'ya ulaşan bu banklardan 5 adeti Varto Cemevine,5 Adeti Tatan Kültür Evi'ne 6 Adeti Çaylardaki Taziye ve Hayır evine,20 adeti ise Muskan köyünde bulunan Xızır çeşmesi ziyaretine bırakıldı.Xızır çeşmesindeki banklara ilaveten yemek masaları da gönderildi.
Malzemesinin tamamen ahşap mobilyadan yapıldığı bu bankların doğa ve insanla barışık yapısıyla uzun yıllar halka hizmet noktasında önemli bir ihtiyaca cevap vereceği aşikar.
Bu çalışmada emeği geçen herkese Vartolular adına vartositesi.com adına selamlarımızı sevgilerimizi ve teşekkürlerimizi sunmak istiyoruz.
Bu haberin FOTOĞRAFLARI
(Fotoğraflar Devrim UZUNBOYLU arkadaşımız tarafından iletilmiştir.)
www.vartositesi.com

Varto'ya universite istiyoruz -vartositesi.com

Bundan 5 yıl evvel dile getirdiğimiz bir çağrımız vardı; "VARTO İÇİN EL ELE" ... Bu Çağrımızda Varto için hayati öneme sahip olduğuna inandığımız Eğitimden,Sağlığa,ulaşımdan-kalkınmaya,sanatdan turizme ve kültürel çok sesliliğimize varana dek bir çok konuda düşüncelerimizi olabildiğince net olarak dillendirmiştik.
İşte o çağrıdan kısa bir alıntı; "*Hiç kimsenin daha önce gündeme getirmediği bir diğer konu bu kadar çok yüksek düzeyde okuyanı olanVarto'da niçin bir Üniversitenin örneğin Eğitim Fakültesinin olmadığıdır !Bilindiği gibi,Muş'ta yıllarca bir Üniversitenin Eğitim Fakültesi tabelası asılı durmuş ama Fakülte hiç bir zaman açılmamıştı.Kurulacakolan bir Üniversite bölgeyi özellikle sonbahar ve kış sezonu boyunca ayakta tutacak potansiyel yaratacak,bu da göçü kesinlikle engelleyecektir"
O günün vartolular sayfasında başlattığımız bu çağrı dost sitelerde yankısını buldu,daha sonra ilçemizin yerel gazetesi olan gımgımhaber'de tamamı yayımlandı.O günlerde o çağrımızda dile getirdiğimiz ve "hayal edilmesi bile yadırganan" bir çok talebimiz vardı,bunlardan birisi de Varto'ya Üniversite kurulması, en azından bir yüksekokul açılmasının gerekliliği , sebepleri ve tüm mantıksal gerekçelerinin özetiyle birlikte dile getirilişiydi...
Zaman su gibi akıp giderken bir çok konuda bizi "uçuk" bulan kişi veya çevrelerin önemli bir bölümü şu günlerde adım adım ne kadar gerçekçi yaklaştığımızı veya haklılık payımızın yüksek olduğunu tespit etmeye başladı.
Bundan yıllar evvel VARTOYA ÜNİVERSİTE KURULMADIR diyen bir geleneği bugün hala içimizde yaşatan bir site olarak, eskisinden de güçlü bir şekilde bu talebimizi haykırmak istiyoruz;bir Üniversite, bir Eğitim veya Fen Fakültesi, ya da bir tıp Fakültesi Varto'muzun geleceğini nasıl etkiler bilir misiniz ? inanın abartmıyıruz, ve üstelik Üniversitenin "Demokratik ve Bilimsel Düşünce yuvaları olması gerektiği" ve bunun da bu sistemde gerçek anlamıyla mümkün olmadığını bilmemize rağmen talebimizden zerre kadar geri adım atmayı düşünmüyoruz.Bu ilçe ve Vartolular çokdan bir Üniversiteyi haketmişti...
Haberimizi tüm duyarlı çevrelerin hızla ele alması ve en kısa sürede bu düşünsel paydada yerlerini almalarını, Varto'ya Üniversitenin gerekli ve zorunlu olduğunu bilince çıkaran bunun farkında olan onlarca,yüzlerce binlerce insanın bunu gerçekten istemesinin önemli olduğunu biliyoruz.
VARTONUN ÇIĞLIĞI, Sizleri de "Üniversitemizi İstiyoruz" Kampanyasına destek olmaya davet ediyor...Söz konusu kampanya ne kadar çok yaygınlaştırılırsa başarmamız da o denli hızlı olacak.
www.vartositesi.com

Vartolularin kucaklasmasina davetlisiniz !


VARTOSİTESİ.COM /Özel Haber

Bu yıl 7. si düzenlenecek olan Koğ Festivaline sayılı günler kalırken, çeşitli illerden Festivale katılmak üzere çok sayıda Varto'lunun yola çıkacağı bilgisini siz vartositesi.com dostlarıyla paylaşmak istedik.
Edindiğimiz bilgilere göre,İzmir Varto-Der ve İstanbul Varto Dernekleri Festivale kaldıracakları otobüslerle insanları taşıyacak.Çalışmaların sonuna doğru isim tespitleri ile kaç kişinin festivale götürülebileceğine dair netleştirme işlemleri devam ediyordu.
İzmir'den kalkacak araç, izmir-Muş güzergahını takip eden tüm illerden geçerek varto'ya ulaşacak.
İstanbul'dan kalkacak olan otobüsün ise başta Kocaeli ve Ankara gibi yerleşim birimleri olmak üzere Varto'luların yoğun yaşadığı illerden geçerek İstanbul-Muş güzergahı üzerinden varto'ya ulaşacağı, söz konusu illerde talep eden yolcular olursa onların da Varto'ya götürülmek üzere alınabileceği açıklandı.
Mersin'de de toplu bir organizasyon yapmak üzere çalışmaların sürdüğü,herşey yolunda giderse Varto'ya olan uzaklıklara göre değişik saatlerde yola çıkacak olan "gurbetçilerin" aynı anda Varto'ya ulaşması öngörülüyor.
Öte yandan Varto'da Festival öncesi hazırlıklar sona yaklaşırken resmi startın verileceği 23 Temmuzdan önce diğer illerden gelecek olan bu Varto'lu ve varto dostu kafilenin Varto'ya girmeden önce Xırbaqup (taşdibek) köyü yakınlarında karşılanması doğrultusunda da hazırlıklar devam ediyordu.Festival tanıtım broşürlerine de alınan bu karşılama töreni yıllardır özlenen bir tablonun daha varto'ya girildiği andan itibaren oluşması hedefiyle düzenlenecek.
Gelecek konukları Varto girişinde karşılamak üzere Varto Belediyesi de hazırlıklarını tamamladı.
Varto'da yaşayan ve aracı olan bütün Varto'luları 22 Temmuz Çarşamba günü Varto girişinde Qela Dız-Xırbaqup yol çatısında gurbetten gelecek Varto-Dernekleri kafilesini karşılamaya ve şöleni halaylarla süslemeye davet ediyoruz.
Bu arada Şair Ali Şeker'in sitemize ulaşan mesajını da aşağıda aktarıyoruz:
VARTO BELEDİYESİ VE GIMGIM HALKINA

''Barış Güneş'in Özgürlü'ğüyle Doğacak''

Tezatıyla Temmuz ayının 23.24.25 tarihlerinde başlayacak olan ''KOĞ TEPESİ ŞENLİKLERİNDE''
aranızda olamayacağım için çok üzgünüm...
Siz Değerli GIMGIM'LI Dost,Kadirbilir,Onurlu,Yurtsever hemşerilerimi selamlıyorum... Saygı Ve Sevgilerimi Sunuyorum.
Sistemin bütün yoksulluğuna rağmen ; adımlarınızı somut kalıcı bir barışa dair ,barış ve demokrasi için yürüyüşleştiren ...
İradeniz karşısında şapka çıkartmak her Onurlu,Yurtsever insanın görevidirdiye düşünüyorum...

''Roja roşti topkerdiya
Destane to de ra
Dişmentiye xirabiye
Te de bixeliyo
Birayemin,hevalemin...''


-Tarih bilimi kendi diyalektiği içerisinde Irkçılık,Milliyetçilik,Faşizmi,Şovenizmi barındıran her düşünceyi tarihte mahkum etmiştir.Onun içindir ki Onurlu Kürt halkının her düşünceye Saygı göstermesi beklenemez. Bunun dışındaki diğer düşüncelerle,yaşamın ortak paydasında buluşabiliriz...
Mücadele değerlerine ,Birlikte yaşamı,birlikte çözümü eklemleyen Kürt halkının uzattığı barış elinin havada kalmaması dileklerimle...
Barışta bir Savaşımdır .Diyoruz rehavete kapılmaya gerek yok.

-Zafer işareti Kuş sapanı taş
Suç,Delil,Ceza hatırım için
her metre karede buğday rengim esmer
Sokaktaki fiili varlığım koşuşturmam inkar
bir eksilene kadarmış meğer rüya
Sıradan bir Futbol takımının bile renkleri var
Yaşama göz kırpan insan
Karayağız ciwan...''

Akibeti belli olsada
Güneşle olan son randevusu
Özgürlük uğrunadır Kardelen çiçeklerinin
Sevdası ve çırpınışı...
Bu duygu ve düşüncelerimle sizleri salamlıyorum.

''HÜN BE XER BİMİNİN
ŞİMA BE XER BİMANE
HOŞÇAKALIN...''

Tı mira zaf duriya
ita ü xeyani gola hamurpeti
xeyani koğe
adire çimane şari verde ti xeliya
dar ü beri tore berbene
xuşe xuşe ena tora
vare mina sipiya zelale
zerre mi hin beno xirab ü şin
Ti nena ti nena
her tike cane mı
ju heti ser beno wila
tı nena ez sebetane tora berbana
sisa mina gewra bore
23.07.2009
ALİ ŞEKER
www.vartositesi.com
VARTONUN ÇIĞLIĞI

Muş Valisi Varto Belediyesini ziyaret etti


Muş Valisi, DTP’li Varto Belediye Başkanı Gülşen Değer’i ziyaret etti
MUŞ (DİHA) – Muş Valisi Erdoğan Bektaş ve Varto Kaymakamı Mehmet Yıldız DTP’li Varto Belediye Başkanı Gülşen Değer’i makamında ziyaret etti.
Muş Valisi Erdoğan Bektaş ve Varto Kaymakamı Mehmet Yıldız, 29 Mart Yerel Seçimlerinde DTP’den Varto Belediye Başkanlığına seçilen Gülşen Değer’i makamında ziyaret ederek başarılar diledi. Muş Valisi Erdoğan Bektaş belediye ziyaretinde Valilik, Kaymakamlık ve belediyenin birlikte harket etmesi durumunda Varto’da güzel projelerin gerçekleşeceğini belirterek, bir dizi proje için Belediye Başkanı Gülşen Değer’den destek istedi.
Varto Belediye Başkanı Gülşen Değer ise, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, belediyenin maddi olarak imkansızlıklar içinde olduğunu belirterek, kaymakamlığın sunduğu projelerden Devlet Hastanesi yapımı, Kız Öğrenci Yurdu’nun yapımı gibi birçok projeye destek verdiklerini belirterek, Varto’da Yüksek Okul’un açılması istediğini söyledi.

Kaynak:Murat AYDIN -VARTO/DİHA


VARTONUN ÇIĞLIĞI

zaza'ca yok olmasin diye kampanya


UNESCO tarafından yok olma tehlikesi altında olduğu açıklanan 20 dil arasında bulunan Zazaki dili konusunda Türkiye'de Miraz dergiliği öncülüğünde bir süredir imza kampanyası yürütülüyor.Kampanyanın ayrıntılarını vartositesi.com dostları için aşağıya alıntıladık.
Varto'muzda en çok konuşulan 2 dilden birisi olan Zazakinin yaşatılması kapsamında bizler de elimize düşeni yapacağız -- www.vartositesi.com
T.C. Başbakanlık, Halkla ilişkiler Daire Başkanlığı
Merkez Bina, B/19
06640 Kızılay/Ankara

TC. Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığına
TC. Kültür Bakanlığına



Konu: Demokratik Hak olarak Anadil ve Zazaca’nın Geleceği

Zazaca Hint-Avrupa dil ailesine mensup Anadolu’nun yaşayan en eski dillerinden biridir. İstatistiki bilgiler olmamakla beraber Zazaca’nın bugün başta Bingöl, Tunceli, Diyarbakır, Elazığ, Erzincan, Muş, Bitlis, Siirt, Ardahan, Adıyaman, Malatya, Kayseri, Sivas, Aksaray il ve ilçelerinde ve Cumhuriyet döneminde başta metropoller olmak üzere değişik bölgesine göç edenler olmak üzere Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde yaşayan yaklaşık 5 - 6 milyonluk bir kitle tarafından konuşulduğu tahmin edilmektedir.


Zazaca birçok dilbilimcinin tespit ettiği gibi çok ciddi olarak yok olma tehdidi altındadır. UNESCO’nun 21 Şubat 2009 Dünya Anadili günü öncesinde yayımladığı "Tehlike Altındaki Diller Atlası"na göre, Türkiye'de 15 dil tehlike altındadır. 30'dan fazla dilbilimcinin çalışmalarıyla ortaya çıkan atlasa göre Zazaca »Kesinlikle tehlikede olanlar diller« grubunda değerlendirilmektedir.


Kadim dillerden olan Zazaca, Anadolu’nun tüm diğer yerel dilleri gibi, dünya kültür mirasının bir parçasıdır. Zazacanın ve aynı durumda olan Anadolu’nun diğer dillerinin yok oluşunu izlemek, bu konuda önlem almamak dünya kültürel mirasımıza sahip çıkmamak demektir ve bu “çağdaş muasır medeniyete ulaşmayı” ilke edinmiş bir devletin ve onu bireylerinin dünya görüşleri ile çelişmektedir.


Bizler anadilimiz Zazaca’nın yok olmasını istemiyoruz. Bu nedenle Zazaca’nın varlığını sürdürebilmesi ve yok olma tehlikesinden kurtarılabilmesi için herhangi bir dilin ihtiyaç duyduğu azamı »yaşam ortamı« nın oluşturulması gerekir. Bunun için aşağıda kısaca değinilen şartların sağlanması gerektiğini düşünüyoruz ve devletin yetkili organlarının bunları dikkate alıp gerekli düzenlemeleri yapmasını talep ediyoruz.


1- Demokratik Hak Olarak Anadil

En temel insan haklarından biri olan anadili kullanmak ve geliştirmek anayasal koruma altına almak ülke demokrasisinin göstergesi olacaktır. Zazaca ve Anadolu’da konuşulan diğer diller de anadil tanımına ve statüsüne alınıp evrensel normlara uygun hale kavuşturulmalıdır.

Yok olmakta olan dilleri koruma altına alacak eğitim programları geliştirilmelidir. İki dilli eğitimin mümkün olduğu alanlarda müfredatta iki dilde eğitime yer verilebilmeli, yerel dillerin yok olmaya yüz tuttuğu yerlerde ise en azından anadil dersi konulabilmelidir.

2- Okuma-Yazma kampanyası
Türkçe’de zaman zaman uygulanan okuma yazma kampanyası, Anadolu’nun tüm yerel dillerinde de uygulanmalı, bu konudaki yasal engeller kaldırılarak bu kampanyalar bütün yerel dillerin yanısıra Zazaca’nın yoğun olarak konuşulduğu bölgelerde Zazaca okuma yazma etkinliklerinin düzenlenmesi ve bu tip çalışmaların desteklenmesi gerekir.

Halk Eğitim Merkezleri, yetişkinlere yönelik yürütülecek bir okuma yazma kampanyası için uygun bir eğitim kurumudur. Bu anlamda başta Halk Eğitim Merkezleri olmak üzere sivil toplum kuruluşlarında yapılacak okuma yazma kurslarına yönelik düzenlemeler yeniden ele alınmalı ve bu konudaki yasal düzenlemelerdeki eksiklikler giderilmelidir.

3- Bilimsel Araştırmalar
Türkiye’nin kendi coğrafyasındaki kültürel varlıkları üzerinde yapılan bilimsel çalışmaların seviyesi, sahip olduğu ekonomik güç ile orantısızdır ve uluslararası bilimsel sıralamada çok gerilerdedir. Özellikle sosyal bilimler alanında Doğu Anadolu ve Güney Doğu Anadolu bölgesi Türkiye’nin en az araştırılan bölgesidir. Herkesin malumu olduğu gibi bilimsel doğruların üretilmediği yerde hurafeler hâkim olur.


Genelde Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinin tarihi, etnografyası, özelde Zazaların tarihi, etnografyası ve Zazaca, Türkiye’deki üniversitelerde çağdaş dilbilimsel yöntemlerle araştırılması, bunların uluslararası bilim çevrelerinin saygınlığını kazanmış bilimsel araştırma merkezlerine kavuşturulması, bunun için gerekli düzenlemelerin ve özendirici tedbirlerin alınması gerekir.

Genellikle Zazaca dahil yerel dillerle ilgili çalışma ve araştırmalarda bilimsel kurumlar, üniversiteler, eğitim kurumları ve uzmanlık kuruluşlarının etkin olarak faaliyette bulunacağı yasal zemin ve düzenlemeler mevcut bulunmadığı için bu çalışma ve araştırmalar amatörce yapılmaktadır. Bu konuda da bir takım gelişmelerin olması, özellikle yöremizde, Bingöl Üniversitesi’nde, Dicle Üniversitesi’nde, Tunceli Üniversitesi’nde ve Ankara Üniversitesi ile İstanbul Üniversitesi’nde Zaza Dillinin araştırılabileceği bir enstitü, en azından bir üniversitede Zaza Dili ve Edebiyatı bölümü ve diğer tür kurumsallaşmaların gerçekleştirilmesi gereklidir.

4- Zazaca Yer Adlarının Geri İadesi
Kökenleri binlerce yıl öncesine dayanan birçok kültürün bir arada yaşadığı Anadolu’da, Cumhuriyet’e kadar bu çeşitliliğin bir göstergesi olarak yer adları da farklı dillerde bulunmaktaydı. Cumhuriyet’ten sonra Anadolu’nun birçok yöresinde olduğu gibi Doğu Zaza yaşam coğrafyasında da binlerce yıllık Zazaca yer adları değiştirilerek bir takım Türkçe isimler verilmiştir. Zazaca, yoğunluklu olarak Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde hâlâ konuşulan bir dildir ve doğal olarak halk arasında eski tarihi yer adları günlük yaşamda kullanılmaktadır. Bir halkın hafızasından tarihine, atalarına tanıklıklarının göstergesi olan bu isimlerin silinmek istenmesi büyük bir haksızlıktır. Bu haksızlığın bir an önce düzeltilip eski Zazaca yer adlarının resmi olarak iade edilmesini istiyoruz.

5- Basın Yayın ve İfade Özgürlüğü
Bir ülkede demokrasi ve çağdaşlığın en önemli göstergelerinden biri de ifade özgürlüğü ve dolayısıyla basın yayın özgürlüğüdür. Bu anlamda Zazaca ve diğer yerel dillerde basın yayın özgürlüğünün yasal güvence altına alınması ülke demokrasisinin gelişmişliğinin de bir göstergesi olacaktır. Ülkemizde basın yayın özgürlüğü, kaybolmakta olan dillerin ve kültürlerin yok oluşunu kısmen yavaşlatarak insanlığın kültürel zenginliğinin korunabilmesine bir ölçüde katkı sağlayabilecektir.

6-TRT Bünyesinde Zazaca’ya Müstakil Bir Kanal Ayrılması
TRT bünyesinde müstakil bir kanalın Zazaca’ya ayrılması gerekmektedir. Zazaların Türkiye’nin 3. büyük entnik grubu olduğu dikkate alındığında, hâlihazırda TRT 6’da günlük 10 dakikalık bir yayının adaletsiz bir uygulama olduğu ve Zazaca’ya bir katkı sunmadığı bir gerçektir. Tam gün yayın yapacak bir kanalın açılması gerekmektedir.

7- Hizmet Dili Zazaca Olmalı
Bakanlık ve Bağlı Kuruluşlar; “Toplumsal anlamda bilinçlendirme, bilgilendirme, iletişim kurma, diyalog oluşturma” görevleri de bulunan kurum ve kuruluşlar Zazaların yoğunluklu olarak yaşadıkları bölgelerde “hizmet dili” yaklaşımıyla Zazaca hizmet vermelidir.

Zazaların yoğunluklu olarak yaşadığı bölgelerde hizmet dilinin Zazaca olması, kurumsal çalışmaların halka duyurusunun yerel yoğunluklu dilde yapılması dilinin yaşaması için hayatî önemi haizdir.

7. 1. Valilik / Kaymakamlık
Zazaların yoğunluklu olarak yaşadığı bölgelerde hizmet dilinin Zazaca olması kriterine binaen Zazaların yoğunluklu olarak yaşadığı şehirlere Zazaca bilen Vali, Zazaların yoğun olarak yaşadığı ilçelere de Zazaca bilen Kaymakam atanmalıdır.


7. 2. Belediye
Zazaların yoğunluklu olarak yaşadığı bölgelerde hizmet dilinin Zazaca olması gerekliliğine binaen Belediye hizmetlerinin yerel dil ile de halka duyurulması, her belediyenin mutlaka en az 2 dilde site hazırlaması. Broşür ve afiş çalışmalarını Zazaca yapması sağlanmalıdır.

7. 3. Sağlık Sektörü
Zazaların yoğunluklu olarak yaşadığı bölgelerde hizmet dilinin Zazaca olması açısından öncelikli olarak Zazaca bilen doktor, hemşire, ebe vb. sağlık personelinin istihdam edilmesi gerekir.

7. 4. Eğitim Sektörü
Zazaların yoğunluklu olarak yaşadığı bölgelerde hizmet dilinin Zazaca olması kriterinden hareketle özellikle ana sınıfı ve birinci sınıflarda ve bilhassa kırsal kesimde mutlaka Zazaca bilen öğretmenlerin görevlendirilmesi gerekir.

7. 5. Dini Hizmetler / Diyanet İşleri Başkanlığı
Zazaların yoğunluklu olarak yaşadığı bölgelerde hizmet dilinin Zazaca olması kriterine binaen dini hizmetlerin Zazaca olarak halka sunulması sağlanmalıdır. Ataması yapılacak görevlilerin Zazaca bilme gerekliliği kriter olarak aranmalıdır, hutbeler ve vaazlar Zazaca olarak halka sunulmalıdır.

7. 6. Kültürel Hizmetler / Kültür Bakanlığı
Zazaların yoğunluklu olarak yaşadığı bölgelerde hizmet dilinin Zazaca olması kriterine binaen, mezkur bölgelerde Kültür Bakanlığı Devlet Tiyatroları aracılığıyla Zazaca oyun sergilemelidir.

Siz de bu kampanyaya imzanızla destek olabilirsiniz <<<>>

İmzalayanlar:
Miraz Dergisi (Zazaca Edebiyat ve Felsefe Dergisi, Malatya / Türkiye)
Enstitüyê Zazaki (Zaza Dil Enstitüsü, Frankfurt)
Bonê Kulturê Ma (Zaza Kültürevi Mannheim / Almanya)
Zaza Dil Kurumu (Almanya)
Fahri Pamukçu (Eğitimci / Yazar)
İsmail Söylemez (Dilbilimci, Çevirmen, Editör, Malatya/Türkiye )
Ayetullah Karabeyeser (İletişimci)
Hıdır Eren (Eğitimci/İstanbul / Türkiye)
Faruk Eren (Eğitimci / İstanbul / Türkiye)
Fatih Çiçek (Ankara / Türkiye)
Sinan Yıldız (Elektrik – Elektronik Mühendisi)
Fahrettin Özdemir (Yönetmen)
Adem Bukan (İşadamı)
İbrahim Bukan (İşadamı)
Ömer Çiçek (Sanayici)
Arzu Karadağ (Şair)
Mesut Keskin ((Dilbilimci (Hint-Avrupa Dilleri), Frankfurt / Almanya)
Mahmut Buyankara (Sosyolog-YİSTOD Başkanı)
Selahattin Tahta (İranolog ve Türkolog, İstanbul)
Nasır SÜT (Kültür Uzmanı)

Grup sözcüsü:
İsmail Söylemez
Filolog
Miraz Dergisi Editörü

Iletisim:
Malatya / Türkiye
Tel: 0422 323 36 65
E-mail: zazamiraz@hotmail.com
www.vartositesi.com
VARTONUN ÇIĞLIĞI

Festival 23 -25 temmuz arasinda

7 Koğ festivali 23 -25 temmuz arası gerçekleştirilecek
PROGRAM:

7. KOĞ TEPESİ KÜLTÜR SANAT FESTİVALİ

23.24.25 Temmuz

‘Barış Güneşin Özgürlüğüyle Doğacak’
‘Aştî dé bi azadîya rojé hil bé’
‘Haştiye ébé serbestiya roji vecina’

22 Temmuz Çarşamba

Varto-Der’lerin karşılanması
Yer: Taşdibek Köyü
Saat: 13.00

23 Temmuz Perşembe

Sergi Açılışları:

Fotoğraf: Barış mı! / Kerem POLA
Yer: Sofular Sokak
Saat: 09.30

Resim: Kadın ve Toplum / Zeliha HALHAL
Yer: Sofular Sokak
Saat: 09.30

Söyleşi

“Toplumsal Yaşamda Anadilin Önemi”
Katılımcılar: Zana FARQÎNÎ / Kürt Dilbilimci – Mülkiye BİRTANE / Kürdolog – Sami TAN – Kürt Dilbilimci
Yer: Belediye Çay Bahçesi
Saat: 11.00–13.00

Panel

‘ Kürt sorununda demokratik çözüm tartışmaları’
Katılımcılar:
Ayhan BİLGEN / Türkiye Barış Meclisi Üyesi -- Selahattin DEMİRTAŞ / DTP Diyarbakır Milletvekili – Av. Ayla Akat ATA / DTP Batman Milletvekili – Seydi FIRAT / Türkiye Barış Meclisi Üyesi
Yer: Belediye Çay Bahçesi
Saat: 14.00¬¬—16.00


Şiir dinletisi

Kurdi: Welat DİLKEN
Türkçe: Ahmet TELLİ
Yer: Belediye Çay Bahçesi
Saat: 17.00—18.30

Festival Yürüyüşü

Mem u Zîn Erbane Grubu
Yer: Belediye önü – Festival alanı
Saat: 19.00

Açılış Konseri

Güven Bingöl - Kamer Erdoğan
Esra Öztürk
Kemalé Amedé
Fırat Güneş
İbrahim Rojhılat
Yer: Festival Alanı
Saat: 19.30—24.00


24 Temmuz Cuma

Söyleşi

Kadın, Namus, Özgürlük
Katılımcılar: Hatice ÇOBAN / DTP PM Üyesi – Ayşe GÖKAN / Nusaybin Belediye Başkanı – Av. Ayşe Batumlu / Türkiye Barış Meclisi Üyesi
Yer: Belediye Çay Bahçesi
Saat: 11.00-13.00

Panel
Konu : Farklılıkların Buluştuğu Kent Varto
Katılımcılar: Abdullah DEMİRBAŞ/ Sur Belediye Başkanı – Demir ÇELİK / Barış Ve Demokrasi Partisi Genel Başkanı – Ergin DOĞRU / Alevi Hareketi İnisiyatifi Sözcüsü
Nejdet ATALAY / Batman Belediye Başkanı
Yer: Belediye Çay Bahçesi
Saat: 14.00—16.00

Dengbêjler Divanı

Mem û Zîn Kadın Dengbêj Grubu
Yer: Belediye Çay Bahçesi
Saat: 16.30–17.30

Tiyatro

Grup: PSAKD Tiyatro Grubu
Oyun : İşte Bizim Hayatımız
Yer: Festival Alanı
Saat: 18.00-19.00

Ara Konser

Tekoşîna Ciwana
Hasan Karakaya
Kemal Öner
Siya Korta
Bülent Turan
Yer: Festival Alanı
Saat: 19.30—24.00


25 Temmuz Cumartesi

Söyleşi

‘Vartolu şair ve yazarlar’
Katılımcılar: Çetin AKGÜL - Mehmet Emin SONKUR – Xıdır Baş
Yer: Belediye Çay Bahçesi
Saat: 11.00-13.00

Söyleşi

Barış sadece bir rüya mı?
Katılımcılar: Av. Ekin DİKMEN / Eski Milletvekili –Dr. Ömer ULUÇAY / Yazar -- Ender İMREK / Türkiye Barış Meclisi Üyesi
Yer: Belediye Çay Bahçesi
Saat: 14.00-16.00

Tiyatro

Grup : BKM Sokak Tiyatrosu Grubu
Yer: Festival Alanı
Saat: 17.00—19.00

Kapanış Konseri

Grup EREN
Hüseyin Türker
Koma Meyaser
Hasan Sağlam
Xéro Abbas
Yer: Festival Alanı
Saat: 19.30—24.00

KAYNAK:Murat AYDIN-VARTO
www.vartositesi.com

iki dil bir bavul'a iki odul

Varto'lu yönetmenden sıradışı bir film


İki Dil Bir Bavul






İki dil bir bavul.Bu film Kürtçe bilmeyen bir öğretmen ile türkçe bilmeyen öğrencilerin öyküsünü anlatıyor.Konu olarak yine daha evvel Varto'da çekilen kısa metrajlı bir filmi andırsa da ilgi çekmeyi ve ödüller almayı başardığını eklememiz gerekiyor. (http://www.vartositesi.com/ )





'İki Dil Bir Bavul' iki ödül!

‘İki Dil Bir Bavul’un yönetmenleri Özgür Doğan ve Orhan Eskiköy, Adana’da Yılmaz Güney Ödülü’nü Nuri Bilge Ceylan’ın elinden aldı.

16. Adana Altın Koza Film Festivali'nde SİYAD ve Yılmaz Güney Ödülü'nü kazanan 'İki Dil Bir Bavul' Kürtçe eğitim sorununa değinen çarpıcı bir belgesel. Jüri başkanı Nuri Bilge Ceylan'ın deyimiyle 'mutlaka izlenmesi gereken bir film'
ADANA - Urfa’daki, Demirciköy, tüm dünyadan soyutlanmış bir ada gibi yer alıyor ıssızlığın ortasında. Kürtçe diyaloglar taşarken evlerden, boş bir ilkokula gelen idealist ve sabırlı öğretmen Emre, müfredattan ziyade, Türkçe bilmeyen öğrencilere dili öğretmekle boğuşuyor. Orhan Eskiköy ve Özgür Doğan, dertlerini anlatmaya elverişli 60 tane köy gezip, bir o kadar da öğretmen aradıktan sonra, kameralarını, dokuz ay süresince, okulda, ayrıntılara yakın bir noktaya kurmuşlar. Önceki dört belgesellerinde kişisel hikayelerden yola çıkan iki kişilik dev kadronun gerçekleştirdiği ‘İki Dil Bir Bavul’, ilk gösterimini Amsterdam Belgesel Film Festivali IDFA’da yapmıştı. Muş, Varto doğumlu Özgür Doğan da çocukluğunda, Türkçe bilmiyormuş. Köye gelip gelip giden öğretmenlerle benzer sorunlar yaşamış ve böylece bu belgesel fikri doğmuş. İroniyi ve sempatik karakterleri dozunda kullanan, empati dengesini ayarlayan, son derece politik, çok kısa sürede yankısı artacak bir film ‘İki Dil Bir Bavul.’ Adana Altın Koza’da Yılmaz Güney ve SİYAD ödüllerini kazanan, Nuri Bilge Ceylan’ın “Mutlaka izlenmesi gereken bir film” olarak nitelendirdiği belgeselin yönetmenleriyle konuştuk.Özgür, senin döneminle şimdi arasında nasıl farklar vardı?Özgür Doğan: Filmdeki öğretmen Emre’den çok farklıydı. Bir tanesi, evlerde de Kürtçe konuşulduğu için, gece evlere gelip kontrol ederdi. Sürekli sıra dayağından geçerdik. Emre ise çok daha idealist, çocuklara karşı daha pozitif, daha severek, isteyerek yapıyor işini. Ama sonuçta bunu hayal etmemiş, mutsuz. Film, çözüme dair de göndermeler yapıyor. Radikal bir çözüm öneriniz var mı? Özgür: Benim kişisel tercihim, bu çocukların önce kendi ana dillerinde okuma yazma öğrenmeleri sonra Türkçe öğrenmeleri. Dünyada bunun tonlarca örneği var. Orhan Eskiköy: Öncelikle yok saymamayı öğrenmek gerekiyor. Hoşgörüyü yakalamamız gerekiyor. Bütün çocuklar aynı koşullarda yaşıyormuş gibi bir bakış var eğitimde. Dil demek kültür demek. Kişiyi, dünyayı algıladığı dilden kopartamazsınız. Kültürel kodlar, filminizin algılanmasını nasıl etkiledi? Yurtdışındaki tepkiler ile buradaki tepkiler arasında nasıl farklar var? Orhan: Bu, evrensel bir hikaye. Fransa’da, Almanya’da, Hollanda’da mevcut bunlar. Buradaki kadar duygusal yaklaşılmadı filme ama genel olarak beğenildi. Fakat yurt dışı, “Türkler Kürtler’i dövüyor”u duymak istiyor. Avrupa’nın film izleme alışkanlığı içinde bu tür doneler mevcut. O donelerse bu filmde yok. Dolayısıyla film, Avrupa’da hiçbir kanala satılamadı. Filminizin dönüştürme gücüne inanıyor musunuz? Orhan: Film daha mecrasına ulaşmadı sanırım, gerçek tartışma başlamadı. Bu ödüllerden ve vizyondan sonra tartışmaların hareketleneceğini düşünüyorum. Bence bu film çözümden, bilinenlerden kaçanları iyice köşeye sıkıştıracak. Belgesel ve kurmaca birlikteliğinden beslenen film sayımız arttı. ‘11’e 10 Kala’ ile ‘Köprüdekiler’ Altın Koza’da en iyi film ödülünü paylaştı. Sizin filminizde ise kurmaca hiç yok. Peki doğaçlamalar, tekrar canlandırmalar oldu mu? Orhan: Hayır çünkü bu işin doğasını bozardı. Bizim istediğimiz gerçek bir karakteri kendi ortamında anlatabilmek. Ele aldığımız konu, hem Türkiye’de hem de kişilerin vicdanında hesaplaşmasının yapılması gereken hassas bir sorun. Müdahale, filmi çok zayıflatırdı. Özgür: Sinemanın hayata yaklaşması lazım. Artık gidişat bu. Öyle hikayeler anlatmalıyız ki insanlar, “ben bunu yaşadım” demeli. Sinema sadece eğlence olmamalı. Siz filmi tamamlama sürecindeyken, Kürtçe yayın başladı. Bu, filme bakışınızı etkiledi mi?Özgür: Hem Kürtleri yok sayıyorsunuz hem de Kürtçe yayın yapıyorsunuz. Kürtler o kanalı izlemiyor. Orhan: O dini yayınlar ve müzik programları onlara hitap etmiyor. Onların bekledikleri programlar bu mu hakikaten? Tek taraflı yayın o. Çoğu şeyi montaj masasında bırakmak zorunda kalmışsınızdır sanırım. Bu süreçte filmde nasıl değişimler yaşandı? Orhan: Çok daha öfkeli bir filmdi. Dengeyi montajda bulduk. Dağlar taşlar bombalanıyordu ve çevremizdeki şeyler sürekli tahrik ediyordu bizi. Öyle kalsaydı “Siz teröristiniz” bile diyebilirlerdi. Oysa biz sadece sinemacıyız. Örgütlü değiliz ama politik bir bakış açımız var. Özgür: Bir de çocuklarla yaşadığımız bir süreç vardı. Onların kurban oluşu, hayatlarında mutluluğa, keyfe ulaşamayacakları düşüncesi bizi çok öfkelendirdi. Öğretmen de öğrenciler de kurban bu koşullarda.

KAYNAK:RADİKALDEN ALINTI

Özgür Doğan kimdir ?
Özgür Doğan
1978 yılında Varto'da doğdu. İlkokulu doğduğu köyde; ortaöğretimini Trabzon-Konya-Ankara'da tamamladıktan sonra Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi'nden 2001 yılında mezun oldu. Üniversite yaşamı boyunca amatör olarak gerçekleştirdiği belgesel filmler ulusal ve uluslararası başarılar elde etti. Mezun olduktan sonra farklı projelerde yönetmenlik yaptı. 2001 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nde araştırma görevlisi oldu. 2004 yılında aynı üniversitede Medya ve Kültürel Çalışmalar bölümünden yüksek lisans derecesini aldı.
FİLM HAKKINDA BASINDA ÇIKANLARDAN DERLEDİKLERİMİZ
BASIN
Basın Bülteni içi tıklayınız.
Çocuk olmanın zorluğu - Görkem Yeltan (Radikal Kitap)
İki Dil Bir Bavul Bir Memleket - Serdar Akbıyık (Cinedergi)
İki Dil Bir Bavul - Alper Turgut (ALPER TURGUT'UN SİNEMA YAZILARI)
İki Dil Bir Bavul - Murat Özer (Beyazperde)
Biraz gerçek, biraz masal... - Fatih Özgüven (Radikal)
Film telling of struggle between two languages gains appreciation - Aslı Sağlam (Hurriyet DailyNews)
Bütün Kürtlerin hikayesi - Çağdaş Günerbüyük (Evrensel)
Altın Koza: Seyircisiyle, Jürisiyle, Filmleriyle Şahane Festival! - Çiğdem Mater (Bianet)
Kurmaca yaşamlar, belgesel dünyalar - Necati Sönmez (Mavi Defter)
iki dil bir bavul - ekşi sözlük
Adana'da mutlu son - Alin Taşçıyan (Star)
Adana 'yeni'yi seviyor - Sevin Okyay (Radikal)
'İki Dil Bir Bavul' iki ödül! - Ceyda Aşar (Radikal)
Sinemaya yeni kuşak - Nil Kural (Milliyet)
İki dil bir bavul - Muhittin Kurban (Milliyet Blog)
Almancılık durumları... - Fatih Özgüven (Radikal)
Ben bu köyde gerçek yaşamı öğrendim - Olkan Özyurt (Sabah)
'EV ÇÎROKA ME HEMÛYAN E' - Çetin Altun (Azadiya Welat)
'İki dil bir bavul' - Ali Rıza Kılınç (Evrensel)
Asimilasyona çarpıcı bir ayna: İki Dil Bir Bavul - İsmail Yıldız (Gündem Online)
'İki dil bir bavul' - Nezaket Kartal (Tramvay Durağı)
Kulağın arkasına kadar... - Evrim Alataş (Radikal İki)
İki Dil Bir Bavul - Yıldırım Türker (Radikal)
Sinemamıza taze kan verildi - Alin Taşçıyan (Star)
'Türkiye halkı'nın tanımı: İki dil, bir bavul - Önder Deliöz (Zaman)
Unfolding Turkish Reality - Bernard Dichek (DOX)
Herkesin bildiği, kimsenin söylemediği... - Bahar Çuhadar (Radikal)
'İki Dil Bir Bavul' büyük ödül için yarışıyor - Nevin Sungur (NTVMSNBC)
'On the Way to School' Where did these boys come from? - Emine Yıldırım (Today's Zaman)
Orhan Eskiköy: On The Way to School - Esra Demirkıran (Nisimazine)
Dogan & Eskikoy: On the Way to School - Tue Steen Müller (Filmkommentaren)
On The Way to School - Mark Baker (IDFA Daily)
"İki Dil Bir Bavul" ("On The Way to School") a documentary - (Internation Musing)
'İki Dil Bir Bavul' Amsterdam'da yarışacak - Esra Demirkıran (Zaman)

Daha geniş bilgi için http://www.perisanfilm.com/ sitesine bakabilirsiniz.

http://www.vartositesi.com/

Sivas katliamının 16. yılı geride kaldı

Sivas katliamının 16. yıl dönümü geride kalırken, çok sayıda ilde eş zamanlı olarak protesto gösterileri düzenlendi.Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da en dikkat çeken sivastaki anma yürüyüşüydü.Anmaya bu yıl 50 bin kişi katılırken her geçen gün konuya duyarlılığın daha üst seviyeye yükseldiği gözlemelenebiliyor.
Bizler de bulunduğumuz illerde sivas katliamını anma etkinliklerinde yerimizi aldık.Ve Kadıköy'de düzenlenen mitingden izlenimlerimizi fotoğraf ve kısa videolarla da sitemize aktardık.2 Temmuz 2009 akşamı "sivas katliamı özel yayını" ile RADYO GIMGIM üzerinden desizlere katliamın nasıl gerçekleştiğini satır aralarında kalmış çarpıcı bilgiler aracılığı ile paylaşmaya çalıştık.
Kadıköydeki anmada konuşmaların yanı sıra Müzik gruplarından, Grup Vardiya, Grup Yorum ve Agıre Jiyan sahne aldı.Ayrıca bir semah gösterisi gerçekleştirildi.Yeni katliamlarının gerçekleşmemesinin tek caydırıcı gücünün gerçekleri bilen ve bunlara sahip çıkan insanların ortak hareketi olduğunun bilinciyle 16 yıl önce yitirdiklerimizi saygıyla anıyoruz.
Anmadan FOTOĞRAFLAR burada <<
Bu arada Ankara'da gerçekleştirilen sivas anmasında dağıtılan bir yazıyı da vartositesi dostları için yayınlıyoruz;

SIVASIN SONMEYEN YANGINI

Abem (Alevilerbirligi Egitim ve Arastirma Merkezi) adina Resmi Aciklama,

Yaklastigimiz son haftada 16. yilina girilen Sivasin sonmeyen yangini devam ediyor. Resmi ve Resmi yaltakcilari icin zamanasimina ugrayan bu yangin HALK TARAFINDAN KATLIAMLARIN ZAMANASIMI YOKTUR gercegini bir daha bunlarin suratlarina indirmek icin bir gorev olarak onumuzde durmaktadir.

Alevi Acilimlari yok Calistaylari gibi uydurulan tum kiliflar sizi saklamaya yetmiyor Halkin olmayan zamanasimi her yil katlanarak buyuyup korkulu ruyalariniz olmaya devam edecek. Bu arada masa basinda calimtaylarin yurutuldugu bu zaman takvimi tedaduf degildir. Corum Katliami, Gazi Katliami ve Sivas Yangini ortak zamaninda ele alinmasi bu endise ile atilmis ayri bir calimtaydir,
Halkin gundemini bunlarla bogup kendi insafina ve pazarligina kurban edilerek her yil cogalan katilimlari manupule etme calimtayidir.
Bu anlamda bizim kinali keklik ve tatli su Alevilerine birkez daha hatirlatmakta fayda var. Sivasin sonmeyen Atesini gorun ve Halkin zamanasimi olmayan davalarina sahip cikin. Bakin Calimtaylarda masa basina oturdugunuz kisiler kimlerdir?

Aradan on alti yıl geçmiş olsa da, belleklere kazınan bu büyük acıyı unutmak olanaklı mı?
Gözü dönmüş katiller ustlerinden aldiklari cesaretle, Sivas'ta henüz "Madımak Yangını"nın dumanı tüterken yayım­ladıkları bildirilerle halka şöyle sesleniyorlardı:
"Kendinden zuhur şeklinde ortaya çıkan şan­lı Sivas kıyamından alınacak ne çok ders var her­kes için! Sivas'taki 'cumada ani zuhur'dan, son ola­rak altını çizmek istediğimiz husus şu: Halk, hak­kına sahip çıkıyor ve 70 yıldır kendisine hayatı zindan eden işgalci laiklere karşı 'kısas'ın hayat veren soluğuna sığmıyor! Artık TC'de hayat, yal­nız Müslümanlar için zor olmayacak, işgalci la­ikler için de zor olacak! Sivas, sadece küçük bir haber! Herkes safını seçmekle mükellef! Bizden söylemesi!"
haberin verildigi daha o gün, "Sivas katliamının sadece küçük bir haber" olduğunu, arkasının geleceğini söyleyerek "safımızı doğru seçmemizi" öğütlüyorlardı bize!
Öğütlemekle de kalmıyor, açıkça gözdağı veri­yorlardı:
"Bitaraf olan, bertaraf olur!" (Bizden yana ol­mayan yok edilir!)
Köktendinciliğin yasası bu denli açık ve kesindi!

Simdi kinali keklikler Tatli su Alevileri size sormak lazim bugun masabasina oturdugunuz kisiler o gun "Gazaniz Mubaret olsun" diyen Belediye baskaninin ve Katliamcilarin Avukatligini yapan o zamanin Adalet bakani ile ayni soydan gelen Partinin ve yolun savunuculari degilmidir?

Daha bu sene Erbaakan, Iktidar olan bizim cocuklarli arasira arayip gerekli nasihatlarda bulundugunu itiraf etmedi mi?

ZAMAN GECMEDEN AKLINIZI BASINIZA ALIN? HALKIN SONMEYEN YANGINI SIZIDE EZIP GECER BIRGUN.

Gelelim bizin dengeci ve denge hesaplarindaki demokrat kemalistlerimize, naif solcularimiza yada ucuncu yolcularimiza;

şeriatçılarla halkimiz arasında sozum ona bilgelik taslayarak o oturakli halim safsatalariyla "denge he­sapları" yapan bizim naif solcularla saftirik "üçün­cü yolcular, dinci örgütlenme karşısında "taraf” olmamak için bin dereden su getirmeye çalı­şıyorlar! Bunlardan bazıları, on alti yıl önceki katliamindan sonra "Tövbe! Bir daha İs­lamcılarla işbirliği yapmayız!" diyerek günah çıkarmışlardı!
Ama huylu huyundan vazgeçer mi! Sartlanmislik onyargilar kolay kolay kirilabilirmi ! Küresel handikaba kapilmis ruzgar nereden eserse, akıllarını yine başından almış bu tatlısu sol­cularının! Türbanı "özgürlük" simgesi gibi gös­termeye çalışan kimi liberallerimiz de, çeşitli plat­formlarda, İslamcı yazarlarla kol kola, "demokra­si" çığırtkanlığını sürdürüyorlar. Yukarda aktardigimiz kesin ve kati seriatcilarin cizgileri ortadayken onune bir kuram koyamamis bu tatlisu solcularina sormak lazim;
Ne yapmak istiyorsunuz? Halkin sonmeyen yanginina hala benzin tasidiginizin farkindamisiniz yoksa cogunluga oynamak huyunuzdan hala vazgecemediniz mi?

Sivas kıyımcıları, bas aktorleri, destekleyenleri gazalarini mubarek eyleyenlerle onlari mahkemelerde kahramanca savunanlar ve onlarin artiklariyla "diyalog" ve "konsensüs" mü sağlayacaklar? Butun derdiniz bu mudur?

Dusunun bugün bile 2 Temmuz'dan "bayram" "kazanilmis zafer" diye söz edebilen yaratıklar ve bu yaratiklarinin kadrolari ile olusturduklari medya militanlari var bu ülkede bu yangina benzin tasiyan! Sizler bunun neresindesiniz?

Ama unutmayin Halkin belleklerine kazinan ve 16 yil degil 16 asirda gecse halkin vicdaninda zaman asimina ugramayan bu soykirimin bir halkasi olan KATLIAM "Şanlı Sivas kıyamı!" diye al­kışlayanlar,bunlarla "denge" ugruna kolkola olanlar, calimtaylarda halki oyalayanlar, Partilerinde onlar icin calisan satiliklar, Agababalari ile Abantlarda Cemlerde kolkola olanlar, gerek tuzel gerek bireysel HALKIN SONMEYEN YANGININI gormezden gelenler bunlarin hesabını bir gün mut­laka vereceklerdir,
Ozelde bu konu genelde insanlığa karşı işlenen suç­larda zamanaşımı yoktur...


Sivasin Sonmeyen Yangini ve tum insanliga karsi islenen suclari unutma, unutturma, Unutmak Ihanettir


http://www.vartositesi.com/
VARTONUN ÇIĞLIĞI

Berlin varto der kongresi sonuclandi

21.06.09 Tarihinde gerceklesen 9.Genel kurul sonrasi Berlin Varto Der yönetim,disiplin ve denitim kurullari belirlendi.
Buna göre Yönetim Kuruluna:
Zülküf Karadeniz
Kenan Tosun
A.Hasan Erol
Alper Aslan
Filiz Bektas
Etem Yalcin
Irfan Akinci

Yönetim kurulununa seçilen yeni isimler kendi aralarinda yapacaklari bir toplanti ile
Baskan,bsk yardimcisi.Sekreter ve saymanlarini belirliyecekler.

Disiplin Kurulu
Yilmaz Gündüz
Veysel Oghan
Fidan Aktas

Denetim Kurulu
Yavuz Geldi
Mehmet Urulu
Nusrettin Bingöltekin

Berlindeki Vartolular Dernegine yeni secilen bütün yöneticilere yeni görevlerinde basarilar dileriz.
Kaynak:Kenan Tosun

Biz de vartositesi olarak Berlin Varto Der yönetimine çalışmalarında başarılar diliyoruz.
www.vartositesi.com

Labels

vartohaber (12) varto (8) Eğitim (6) 6.koğ festivali varto (5) Varto Belediyesi (5) alevi (4) 12 eylül (3) Badan köyü (3) Ferhat Sidar BİNGÖL Kalp nakli (3) Haber (3) RADYO GIMGIM Futbol (3) dersim (3) istanbul vartolular gecesi (3) izmir varto der (3) varto vakfı varto haber (3) Barış (2) Kesk Disk Türk iş miting kriz (2) Kocaeli (2) Muş Valisi (2) Varto seçimler oy oranları DTP AKP CHP (2) Vartoder (2) asker (2) barış grubu (2) dersimin kayip kizlari (2) iki dil bir bavul özgür doğan (2) kardeşlik (2) kültür sanat (2) organ bağışı (2) radyo gımgım (2) referandum (2) trt6 trt şeş (2) türkiye 1.si (2) varto belediye başkanlık seçim (2) varto yüksek okulu (2) xamurpet gölü hamurpet turizme açılıyor (2) Üniversite (2) çaylar (2) - (1) 1 kasım kampanyası soyguna hayır sabite hayır (1) 7.VARTO koğ festivali (1) 7.koğ festivali (1) Alpaslan Üniversitesi (1) Anadolu (1) Anayasa Mahkemesi (1) Bingöl (1) Daimi (1) Demokratik acilim (1) Deniz (1) Dersim Katliamı (1) Dtp (1) Ekin TV (1) Ernesto che guevara (1) Eşrefoğlu (1) Fırat Güneş (1) Gazi Katliamı (1) Gola Kesqe (1) Gülşen Değer (1) Hadise eurovision Düm tek tek (1) Halepçe katliamı (1) Haydar selçuk (1) KOMA GIMGIM (1) Kayıp Şarkılar (1) Kemal soyer (1) Luwi (1) Maraş Katliamının 30.yılı (1) Mehmet Yıldız (1) Miting (1) N (1) Newroz (1) Nurhayat Sağlam (1) Polemik (1) Röpörtaj şahturna (1) Sakina Teyna (1) Siya Korta (1) Sofyan köyü varto (1) TEKEL direnisi (1) Tarih (1) Tural (1) Turk Telekom (1) Varto Belediyesi seçimleri (1) Varto Vakfı (1) Varto Üniversite (1) Vartosanat (1) Yılanlı köyü inali (1) arkeoloji (1) bana iyi bak general (1) barajlara hayır (1) bds (1) berfin (1) berlin varto der (1) beşiktaş (1) bjk (1) boykot (1) civarkan (1) darbe (1) demir çelik (1) deprem (1) dersimspor (1) devrimden sonra (1) din (1) dünya sampiyonu (1) ege (1) elektrik (1) evet (1) festival (1) futbol (1) gazete (1) general (1) gestemerde (1) hawtemal (1) hayri bingöl (1) hayır (1) hızır çeşmesi (1) ihsan yüce üzerine (1) izmir varto gecesi (1) kadim tan vartolu emekçi (1) kapatma davasi (1) kartaldere (1) kayak (1) keranlıx dayanışma gecesi (1) kora (1) kox festivali 2010 (1) kurtçe tv (1) lazonya (1) luvi (1) munzur (1) mus rekabet lisesi (1) mutlu haner (1) nazım uzunboylu (1) nilufer akbal trt 6 (1) omcalı (1) orhan yılmazkaya (1) raqasan varto dayanısma gecesi (1) raqasanlı öğrenciler (1) savaş (1) sel savaş (1) selma kociva (1) sevda (1) seçim- (1) sibel akdağ varto (1) silikozis kot isçileri (1) sivas anması 2 temmuz 2009 (1) sofya doğanca köyü (1) sonuçlar (1) sınav (1) sırrı sakık (1) taraf (1) tatan (1) teknedüzü (1) trafik kazası (1) tunceli (1) türkü (1) tıp (1) varto EML (1) varto depremi (1) varto kaymakamlığı (1) vartoda üniversite kuruluyor (1) vartolu (1) vartolular derneği varto-der (1) vartolular gecesi (1) vartositesi (1) vartoya üniversite (1) vicdani red (1) yar belli degil özgür demirhan (1) yazar (1) zazaca zazaki dil kampanyası (1) Önder Özdemir (1) çayçatı köyü gundemiran eğitim anaokulu usta öğretici başarı (1) çevre (1) öykü (1) özellestirme (1) Şervan Taş (1) Şirinler 50 yıldır komünizmi anlatıyor (1)