vartositesinin 2008-2011 dönemi kayıtları burada. Ancak 2011-2012 ve daha sonrasının güncel kayıtları için lütfen www.vartotv.com adresine gidiniz

vartositesi yenilendi

vartositesi yenilendi
Gitmek için tıklayın !

Bostancida oldurulen orhan yilmazkaya kimdir ?

İstanbul Bostancı'da bir eve düzenlenen polis operasyonunda öldürülen Orhan Yılmazkaya, sosyalist çevrelerde son yıllarda öne çıkan bir kişi.
1970'de Almanya'da doğan Yılmazkaya, 1987'de Kabataş Erkek Lisesi'ni, 1994'te İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'ni bitirdi. 1994'te kapatılan Sosyalist İktidar Partisi'nde (SİP) siyasal harekete katıldı. Partinin kapatılmasından sonra eski SİP mensuplarının kurduğu TKP'ye katılmadı.
"Gerçek Çevresi"nde bir süre çeşitli sendikal etkinliklerde faaliyet yürüttükten sonra 2000'lerin başında yeni bir manifestoyla ortaya çıkan "Bedreddini Hareket"in kurucusuydu.
Orhan Yılmazkaya, çatışma sırasında polis telsizine girerek bir konuşma yaptı. "Devrimci Karargâh" üyesi olduklarını söyledi ve teslim olmayacaklarını duyurdu.
Bu arada Yılmazkaya'nın polis telsizindeki konuşma kaydını dinlemek için görüntüye tıklayabilirsiniz.
Haber alıntı:Bianet.org
http://www.vartositesi.com/

Ferhat Bingol icin gunluk basinda cikan haberler uzerine - vartositesi.com

Sonunda Ferhat Bingöl konusunda ulusal ve yerel medya organlarında haberler yapılmaya başlandı.Aylardır ısrar ve inatla Sidar (Ferhat) Bingöl için peş peşe yaptığımız haberler sonunda çok sayıda günlük gazetenin de ilgisini çekti.
Son iki gün içerisinde sayısız yayın organında Ferhat Bingöl ve babasının sağlık dramını içeren annesi ile yüzyüze yapılmış röpörtaj yayımlandı.Bilindiği gibi bundan önceki süreçte vartositesi.com olarak hazırladığımız haber vartonun diğer sitelerinde ve köylerimizin sitelerinde yer almış bütün vartomuzun gündemine bu haber damgasını vurmuştu.
Bugün itibari ile basından derleğimiz Sidar (Ferhat BİNGÖL) haberleri şunlar:
http://www.stargazete.com/ege/ana-yuregi-kalp-acisi-cekiyor-haber-184506.htm

http://www.yeniasir.com.tr/haber_detay.php?hid=23540

http://www.pertekliyiz.biz/forum-thread-667-1-.html

http://www.gazeteyenigun.com.tr/icerik.asp?page=guncel&nID=56853

http://www.evrensel.net/haber.php?haber_id=48427

http://www.takvim.com.tr/Guncel/2009/04/27/hem_esi_hem_oglu_icin_kalp_ariyor

http://www.turkiyegazetesi.com/HaberDetay.aspx?haberid=406879

http://www.mus.gen.tr/news.asp?Action=Read&hid=7285

http://vartositesi.blogspot.com/2009/03/sidar-bingol-ameliyata-alindi-simdi.html

http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=842158
 
HABER: VARTONUN ÇIĞLIĞI-vartositesi.com
RADYO GIMGIM -VARTOTV

Berlin Varto kultur gecesi uzerine - Hidir Ali Bingol

Hıdır Ali Bingöl

VARTO KÜLTÜR GECESİNİN ARDINDAN

Bir konu hakkında yeterli bilgi sahibi olmadan yazmam. Eksiklerim olmaz mı? Mutlaka olacaktır, ancak eksiklerimi görerek bunları zaman içinde en aza indirmek zorundayım. Bu sadece benim için geçerli değil. Eksiklerimizi gidermek için, yapılacak yapıcı öneri ve eleştirilerden yararlanarak daha güzel günlere doğru yürümenin doğruluğuna inanıyorum.

1946 ve 1966 Varto depremleriyle ilgili ciddi calışması olanlardan biriyim. Bunların bir kısmı basın ve görsel yayınlarımız yayımlandı. Bir zamanlar ‘Kuş uçmaz, kervan geçmez’ olarak bilinen Varto‘ya yapılan sömürü, talan, haksızlıkları yazdım.

Bu yazımdaysa son yıllarda yapılan “Varto Kültür Geceleri” hakında düşüncelerimi yazmak ve sizlerle paylaşmak istiyorum.
Berlin’de yaşıyor olmam ve Berlin Varto Kültür Geceleriyle ilgili yazma hakını kendimde bulduğum için bu hakımı kullanmak istiyorum.

Alkışlanacak doğrular:

Varto derneklerinin geçmişi çok eskiye dayanmaz.
Bulundukları bölgelerde, Varto‘nun sesini duyuran ve bu çalışmalarda aktif görev alanları kutluyorum. Bu çalışmalarda bulunanların sayıları parmakla gösterilecek kadar azdır. ‘Daha güzel olabilirdi’ diyenlerin eleştirilerini de kabul ederek, onlara kulak vermeli ve onlar da çalışmalara çekilmelidir.
Günümüzün gelişmiş tekniğinde Varto’yu geceli gündüzlü yazan, haber yapan, yeni bilgileri aktaran ne kadar kişi veya web sayfamız var? Bunların sayıları eliyi geçmez. Sadece bu kardeşlerimizin Varto diye bir sorunları mı var?
Her Vartolu verdiği siyasi, din ve inanç mücadelesinin dörte birini Varto için verirse fazla sorun kalmaz diye düşünüyorum.
Kişi; Varto sorunlarını kendi siyasi ve madi çıkarı için kullanırsa kaybederiz! Varto üzerinden yapılan siyasi ve ticari çalışmalar; 1946 ve 1966 Varto depremi gibi Varto’yu sarsar!..

Eksikler:

Profesyonel kadro sahibi olunmadığından ötürü, mutlaka eksiklerimiz olacaktır. Bu işin bir yanı. Buna kimse bir şey diyemez. Kendi bilmediği gibi, kendi eksiklerini görmeyen, ya da görmek istemeyen, başkalarını aralarına almayı istemeyen dar kadrolara evet demek yanlışın yanlışı olur. İnsanın bilmediğini bilenden öğrenmesi bir nezaket bir marifettir. Bildik, bilmedik her şeyi biliyormuş gibi görünmek bir marifetsizliktir.
Bu tespitim sadece Vartolular için değil. Kendini bilmez kişi nereli ve kim olursa olsun, kendini bilmez kişidir! Ayrımına (farkına) varmadan hem kendi, hem de başkasının önünü tıkamıştır. Bu ağır eleştirim sakın yalnış anlaşılmasın, Vartolu birisi ya da birileri için değil, genel olarak her bölge, toplum ve çevre için geçerlidir. Bu ben olsam, benim için de geçerlidir.

Varto’nun Aydınlık Yüzü:

Varto dünyaya açılan açık bir penceredir. Anadolu’nun uzak doğusunda olmasına rağmen bulunduğu bölgenin incisi durumundadır. Sanatıyla, kültürüyle eşi az bulunan ilçelerden biridir.

19 Ağustos 1966 depreminden sonra Vartolular; yurtiçi ve yurtdışına çıktılar. Bulunduklari ülke, il ve ilçelerde sanayi toplumlarıyla, sınıf, sosyal ve kültürel etkinliklerle tanıştılar. Aydınlanmaya açık olan Varto halkı kendini geliştirdi. Sayısı çok kabarık olmasa da bir çok iş ve meslek sahibi yanında; sanatçı, aydın, yazar, şair, ozan, çizer, siyasi ve kültürel alanda çalışan insan yetişti.
Bir çok gereksinimden ötürü; yurtiçi ve yurtdışında köy ve Varto Kültür Dernekleri kuruldu. Varto yararına konserler, kültürel etkinlikler, sanat ve resim sergileri, tv ve internet üzeri Varto web sayfaları, gazete ve dergiler yayımlandı.
Buraya kadar herşey tamam. Tamam olmayan ne, biraz da sırasıyla ona bakalım:

Değerlerimiz:

Çok sayıda; aydın, entelektüel, sanatçı, yazar, şair, ozan, ressam, dil ve bir çok dalda uzman olan Vartolu var. Bunları daha da çoğaltmak mümkün. Esas amacım bu değerlerimize sahip çıkabiliyor muyuz, çıkamıyor muyuz sorusuna yanıt bulmaktır.
Varto’nun yüz yıllık bir aydınlanma, örgütlü geçmişi yok. Yukarıda da değindiğim gibi kendi coğrafyasında en büyük aydın, çağdaş insan yetiştiren bir ilçedir.

17 - 22 Temmuz 2006 tarihleri arasında Varto’da düzenlenen; 4. Koğ Festivali’ne katıldım. Zor şartlar altında düzenlenen bu festival; eksikleri yanısıra, başarıları eksiklerini kapatmıştı. O zor şartlarda, zor doğa koşullarına rağmen eksik teknik donanımlarıyla birlikte ayakta alkışlanan bir etkinlik olmuştu. Bu etkinliğe katılan ve benimde o tarihte bir televizyonda program yapıyor olmam katılan sanatçı dostlarımla kendi olanaklarım dahilinde üç ayrı bölümden olan söyleşiler gerçekleştirdim. Bunların bir kısmını 2006’da yayımladım. Bir kısmını da 2007 yılında Türkiye’de program yaptığım başka bir televizyon kanalında yayımladım.

Neden bunları yazma ihtiyacını duydum?
Festivale; Türkiye metropollerinden ve yurtdışından katılan Vartolulardan ulaşabildiklerimi Vartolu biri olarak bir araya getirmek; saz, söz, şiir ve sohbetimizle ekrana taşımak içindi. Frankfurt Varto Dernek Başkanı ve Dewdan Video sahibi olan Engin Ekrem Aslan’ın çekimiyle birlikte bu çalışmayı gerçekleştirdik.

Kimler vardı bu çekimde?

Demir Çelik (Varto Belediye Başkanı), Hüseyin Aydın, Kenan Çallı, Fırat Güneş, Soner Soyer, Ali Şeker, Hasan Karakaya, Yıldırım BeyazgÜl, Hasan Ağgül (İstanbul Varto Dernek Başkanı), Nuh Kaya (Ankara Varto Dernek Başkanı), Veli Beyazgül (Varto Der. Eyüp Şube Başkanı), Remzi Er (Hınıs Varto Kültür Dernek Başkanı), Engin Ekrem Aslan (Frankfut Varto Dernek Başkanı - Dewdan Video sahibi), Atila Vural, Özgür H. Demirhan, Mehmet Urulu (Weşan Teşan), Veysel Otunç, Mehmet H. Vural, Mehmet Can Dede. Bunlar söyleşi yapabildiğim Vartolu yazar, şair, sanatçı ve dernek başkanlarıydı. Vartolu sanatçıların hepsi bunlar mıydı? Hayır. Benim ulaşabildiklerim bunlardı.
Bunların dışında bir çok Vartolu yazar, şair ve sanatçımız var. Nülifer Akbal, Hülya Bozkaya, İhsan Özgür, Çetin Akgül, İmam Çetin, Erdal Kaya, Özür Barış, Akman Gedik ve daha bir çok Vartolu sanatçı dostumuz var. Sakın yalnış anlaşılmasın hepsinin emeğine saygı duyuyorum. İsimlerini verdiklerim sadece konuyu netleştirmek içindir.

Eksiklerimiz:

Varto kuruluşlarına bir dost eleştirisinde bulunmak istiyorum.
Yeni örgütlenme içinde olduğumuz için eksiklerimiz mutlaka olacaktır. Ancak epey eksiğimiz var. Önemli olan bunları yavaş yavaş nasıl gideririz sorusuna yanıt bulmaktır!.. İşte yazımın ana konusu tam da bu noktadır.

Berlin’den bir örnek:
2007 yılında Berlin Varto Kültür ve Daynışma Derneği’nin kültür gecesinden kısaca söz etmek istiyorum:
Bir düğün salonunda alışagelmiş bir programla kültür gecesi başlamıştı. Geceye katılanlara bazı güzel demeçler verilmişti. Ancak kültür gecesi düğün havasına boğulmuş bir gece haline dönüşmüştü. Değişik parti ve siyasi etkinliklerden gelen Varto Kültür ve Dayanışma Derneği yöneticileri bir kültür gecesinin içerik ve biçim olarak nasıl olduğunu biliyorlardı. Önemli olan bildiklerini hayata geçirmekti.
Hülya Bozkaya’da vardı. Hülya hanımı dinlemeye gidenlerden biri de bendim. Kötü organize sonucu düğün havası dağılmadı. Hülya hanım için gidenler, Hülya hanımı doğru dürüst dinleyemediler. Neden dinleyemediler? Gecenin akışı yanlış ve geç saate kadar sürdüğü için Hülya hanımın programı istendiği şekilde dinlenemedi. Bu 2007 Varto Kültür ve Dayanışma Gecesiyle ilgili kısa bir eleştirim.

Simdi gelelim dost düşüncelerime:

Yukarıda isimlerini yazdığım Vartolu yazar, şair, sanatçı vb... dostlarımızdan bir kaç kişi daha programa alınabilirdi. Zaman mı yoktu? Hayır zaman çoktu.
Düğün salonunda gece yaparsanız, geceye 90 dakika gecikmeli başlar ve uzun uzun bir kaç kez davul zurna eşliğinde halay çektirirseniz, masalara alkol servisi yaptırırsanız tabi ki zaman yetmez.
Salona giriş çıkışların verdiği rahatsızlıklar önlenmezse, rahatsız olanların dışarı çıkmaları veya salonu terk etmeleri yapılan eksiklerden ötürü değil mi?
Sunucu her sunumda, uzun uzun nutuk atarsa tabi ki zaman kalmaz.
Geceye katılan Vartolu ve Varto dostlarından başkaları değildi. Bu kişilerin kendilerine göre siyasi ve kültürel düşünceleri var. Siz bunları haps ederseniz ne olur? Zaman kalmaz. Gecenin adı ÜstÜnde: 8. Varto Kültür ve Dayanışma Gecesi. Siz gece boyunca uzun uzun bir siyasi partinin propagandasını yaparsanız tabi ki zaman kalmaz. Propagandanıza karşı değilim. Ancak gecenin adı propaganda yaptığınız partinin gecesinin adı olur. 8. Varto Kültür ve Dayanışma Gecesi olmaz. Olmaz çünkü geceye katılan Vartolu ve Varto dostlarının birden çok siyasi parti taraftarı, inanç, din, kültürel yapı, siyasi kuruluş vs... taraftarı var. Bunu tekellinize alarak insanları sindirdiğinizi sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Varto’ya faydalı olmaktan ziyade zarar veriyorsunuz.

Üzen Dikkatsizlik:
Mantıklı ve yerinde bir sinevizyon gösterimi hazırlanmıştı. Gece başlamadan önce sinevizyondan beyaz perdeye yansıyanların isimlerini sizlerle paylaşmak istiyorum:
Deniz Gezmiş, Mahir Çayan, Ulaş Bardakçı, Hüseyin İnan, Erdal Eren, İbrahim Kaypakkaya, Metin Göktepe, Pir Sultan, Muhlis Akarsu, Asım Bezirci, Hasret Gültekin, Seyit Rıza, Mahzuni Serif, Aşık Veysel, Ruhi Su, Yılmaz Güney, Musa Anter, Ahmet Kaya, Uğur Mumcu, Hırant Dink gibi saygın insanların portleri perdeye yansıyordu.

Kötü ve Üzen dikkatsizlik neydi?
Berlin 8. Varto Kültür ve Dayanışma Gecesi başlamadan sinevizyon dönmeye başladı. İyi, güzel bir şey diyeceğim yok. Sinevizyonun bir başlama, bir bitme süresi vardır. Davul zurna eşliğinde çekilen halaylar süresince, sanatçıların sahne aldıkları sürede, sunum ve konuşmalarda... kısacası gecenin başlamasın kapanışına kadar sinevizyon devam etmemeliydi.
En çok da buna üzüldüm.

Bazı Eleştirilerim:

8. Varto Kültür ve Dayanışma Gecesiyle ilgili düşüncelerimi şöyle sıralayabilirim:
13.03.2009’da Varto Kültür ve Dayanışma Gecelerinin sekizincisi yapıldı. Ben 4 geceye katılma şansına sahip oldum. İlklerini geçiyor ve 8. geceyi yazmak istiyorum.
Program çok zengin olmamasına rağmen; Kenan Çallı, Delil Dilaner ve Grubu, Grup Dewdan, Grup Yel, Davul Zurna, Weşan Teşan Show, Sinevizyon, konuşmacı olarak afişlerde adı geçmeyen Ali Rıza Tosun’du.
Kadife sesiyle Kenan Çallı’yı daha hoş bir ortamda dinlemek isterdim. Düğün ortamında çok iyi dinlendiğini söyleyemem!..

Önerilerim:

Varto Kültür Geceleri; üniversite salonlarında, tiyatro salonlarında, eğitim ve kültür salonlarında yapılmalı. Berlin’de yaşayan Vartoluların hemen hemen her hafta birden fazla düğünü olmakta, düğünlerde yeterince davul zurna çalınmaktadır. Yılda bir yapılan kültür gecesi davul zurnadan arındırılmalıdır.
İnsanların tatillerini Varto’da geçirme, boşaltılan köylere geri dönüş teşvikleri, yeni iş yerlerin açılması, fakülte kurulması, Varto‘daki şifalı ve kaynak sularımızın değerlendirilmesi için projeler yapılmalıdır. Varto Kültür Geceleri; alışa gelmiş düğün havasından kurtarılmadığı sürece ileri tarihlerde katılan insan da bulunmaz!..
Berlin, 13.04.2009
http://www.vartositesi.com/

yapay kalp yasam koprusu - ALINTI

KALP naklinde Türkiye'nin önemli merkezlerinden, geçtiğimiz günlerde ilk çift taraflı akciğer naklininin gerçekleştirilmesiyle yeni bir başarıya daha imza atılan Ege Üniversitesi Hastanesi'nde 2 yıl önce açılan ‘Yapay Kalp Merkezi’ umut merkezi oldu.
Ölümle yaşam arasında köprü görevi sağlayan yapay kalp takılan 5 hasta, ikinci yaşama başladı. 4 hastanın yapay kalple nakil beklediğini belirten Prof.Dr. Mustafa Özbaran, “Yapay kalpteki başarımız da dünya standartlarının üzerinde” dedi.
Almanya'daki Berlin Heart Center'ın Türkiye'deki üssü olarak 2007 Mayıs'ın hizmet vermeye başlayan, Türkiye ve Ortadoğu'nun da referans merkezi olan Ege Üniverstesi Hastanesi Yapay Kalp Merkezi'nde cihaz takılan hasta sayısı günden güne artıyor. 120'den fazla kalp nakli yaptıklarını, bağış organ çıkıncaya kadar hastaları yaşatabilmek için yapay kalp taktıklarını belirten Kalp Damar Cerrahı Prof. Dr. Mustafa Özbaran, şunları söyledi:
“Bugüne kadar 12 hastamıza yapay kalp taktık. Bunlardan 1'inin kalbi iyileşti. 5 hastamıza kalp bulundu, nakil yapıldı. 4 hastamız ise yapay kalple yaşıyor. Uygun kalp bulunduğunda nakil olacaklar, yapay kalplerinden kurtulacaklar. 2 hastamızı ise kalp bulunmasını beklerken kaybettik. Bu sonuçlar, dünya standartlarının üzerinde. Amacımız kalpleri tükenen, ümitsiz hastaları kalp bulununcaya kadar yapay kalple yaşatmak. Kalp destek cihazlarının birinci amacı bu. Bir başka amacı kalbin iyileşmesini sağlayabilmek. Kalpte olan akut bir hasarın, ileri bir hasarın belki iyileşmesi mümkün olabilir, diye zaman kazandırmak amacıyla kullanılması. Bazı hastalarda bu ikisi de olmuyorsa ömrünün sonuna kadar bununla beraber idare etmesi için kullanılması amaçlanıyor. Kalp nakli programımızda ciddi bir deneyim kazandıktan sonra başlattığımız yapay kalp programımımıza aldığımız hasta sayımız giderek artıyor. Hem üniversite yönetimimiz bu konuda bize destek oluyor hem de Sosyal Güvenlik Kurumu yapay kalbe ihtiyacı olan hastalara sahip çıkıyor.”

Öte yandan ölümü erteletecek, beklerken umutsuzlukları umuda dönüştürecek ‘yapay kalp’ takılan hastalardan biri de 22 yaşındaki Muşlu Ferhat Bingöl oldu. Babası 42 yaşındaki Mehmet Hayri Bingöl de kalp hastası olan Ferhat Bingöl, Kalp Damar Cerrahisi Yoğun Bakım Ünitesi'nde yapay kalple yaşama bağlanırken, umutla uygun kalp çıkmasını bekliyor.

Kaynak: / Tarih/Saat: 21 Nisan 2009 Salı, 13:41:27 / Link : http://www.netgazete.com/

http://www.vartositesi.com/  VARTONUN ÇIĞLIĞI

die verschleierte flucht - Makale - Daimi Bingol


DİE VERSCHLEİERTE FLUCHT
Bu yazı iddialı bir film eleştrisi değil.Enstantane.Peşinen belirteyim,hayal kırıklığı olmasın.Sohbet havasında.Filmi izlerken usuma düşen izlenim notları…Gereksizmiş gibi görünen konumumla ilgili bölüm ki, zaruri çiziktirme oldu. Hani aşıkpaşazade'nin deyişiyle "adildir mucibi salah-ı cihan". Velhasıl cihan direğinin kırık oluşuyla alakalı ziyadesiyle. Adil olmanın bir nebze, ötekinin varlığını görmekle ilintili oluşu...
Doğu Almanya’da yaşayan Kerstin Beck rejimin totaliter baskısından kurtulmak için öğrenci değişimi kontenjanından faydalanarak sovyet “işgalinde” bulunan Afganistan’da Kabil Üniversitesi’nde Doğu Dilleri bölümüne kaydını yapar ve batı Almanyaya kaçmaya karar verir. “Mücahitler” yardımıyla Hindikuş dağlarından Pakistan’a, oradan Batı Almanya konsolosluğu sayesinde Batı Berlin'e adım atar.Yıl 1984.
Uzun ve yorucu bir yolculuktur.Bu tümceyi aynı zamanda özgürlük için de formüle edebiliriz;öyle ya özgürlüğe giden yol,yada kendisi ulaşılması zor, kat edilmesi meşakkatli, bilinmezliği barındıran bir silsileler bütünüdür.Buna rağmen insanoğlu hep o yolun sonunda yanan ışığı, bir yıldızı, titrek güneşi tahayyül eder.Kerstin Beck gibi...
Genç kızın sarp dağları aşması, her an bir şarapnel parçasına maruz kalma tehlikesi,ve tanımadığı insanlara güven ikilemi, gece koyaklarda ve karlı, yağmurlu havalarda konaklaması, en önemlisi bilinmezlik handikaptır.
Film adı:”Die Verschleierte flucht-hauptsache rüber”. Filmin yönetmeni genç ve sevimli Franziska Stasik. Belgesel film. Deutsche Welle sponsorluğuyla, Kaçkar dağlarında Erzurum'un çat ve ispir ilçelerinde ve Varto'nun köprücük (qasıma)köyünde, 23-26.06.2008 yılında çekildi. Sessiz,sedasız. Medyanın ruhu duymadı.Ya da önemsenmedi...
Çekim üç gün sürdü. Kısa zamanda kotarılan filmin yükü kuşkusuz görüntü yönetmeni, kameraman Enrico Wolff'un omuzlarındaydı. Görüntüyü yakalamadaki ustalığı takdire şayan.
Franziska Stasik, Kerstin Beck'i kendi rolünde oynatarak bir nevi yabancılaştırmayı (verfremdungseffekt) gerçekleştirip hem nostaljik duygularımızı depreştirdi ve hem de bu vesileyle duygusal arınma(katharsis) yoğunluk ritmi ahengini buldu.
Filmde üç ayrı rolde figüratif ve figüran rolde oynadım.Filmde oynayan diğer figüran arkadaşlar da Varto ilçesinden amatör oyuncular.Hakkını verelim iyi oynadılar.Film DW-Europa ve DW-Arabien kanalında Arapça alt yazıyla Kasım 2008 de vizyona girdi.
http://www.crew-united.com/ adresinde filmin tanıtımı yapıldı.Filmde emeği geçen tüm arkadaşların ismi cismiyle.Bir ben hariç…Çekim esnasında- komutanı oynadığım sahne-sevgili yönetmenim Franziska nın süper diyerek beğenisini dile getirmesine rağmen tanıtımda adımın olmayışı aleni "mahalli körlüğü"anımsattı.
Es geçmenin görmemezlikten gelmenin bir çeşit oyun olmanın ötesinde hakkaniyete vurulan bir darbe olduğu malumu ilamdır. Alman dostlarıma "meğer vefa istanbulda bir semtin adıymış"la mülhem espriyi hatırlatsam acaba bundaki mahalli mantiği algılarlar mı?

izmir varto der kongresi gerceklestirildi


12.04.2009' da yapılan kogreyle dernek çalışmalarına başladı
İzmir tekrar Varto Derneği dedi. Çalışmalarına uzunca bir süre ara veren Varto der toparlanıyor ve tüm Vartoluları kucaklamaya hazırlanıyor.
Daha önce Varto Derneği İzmir şubesi bir takım sıkıntılar nedeniyle çalışmalarına uzunca bir süre ara vermişti. Bir süredir İzmir’deki Vartolular tekrar bir araya gelerek Varto derneğini canlandırıp hayata geçiren çalışmalarına başladılar. İzmirin çiğli ilçesinde bulunan dernek bürosuyla ve sınırlı üyesiyle başladıkları çalışmalarına kongre yaparak ve yeni yönetim belirleyerek devam eden Vartolular, Asil ve yedek yönetim, denetleme ve disiplin kurullarının asil ve yedek üyeleriyle toplamda 30 kişiden oluşan yönetim kadrosuyla çalışmalarına sosyal ve kültürel ve dayanışma anlamında devam edeceklerini belirttikleri kongrelerini noktalayarak heyecanla işe koyuldular…

Haber ve Foto: Muskara ibrahim doğan




VARTONUN ÇIĞLIĞI

Varto'lu yazar, Deniz Tural'in ilk kitabi cikti !

VARTOSANAT/vartositesi.com--Varto'lu yazar-çizer ve sanatçılarımızı tanıtmaya bu kez Deniz TURAL ile devam ediyoruz.
Deniz Tural 1978 yılında Varto’nun Güzelkent (Tatan) köyünde doğdu. İlköğretimini köyünde,Ortaokul'u Çaylar'da tamamladı.
1996 yılında Muş Lisesi’nden mezun oldu. 2002 yılında Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’ni bitirdi.
İç hastalıkları doktoru olarak mesleğini devam etmektedir.
TURAL, bu yıl içerisinde 10 Öyküden oluşan "Nuh'un gemisini beklerken" adlı ilk kitabını yayımladı.Kora yayınlarından çıkan kitapla ilgili olarak daha şimdiden çok olumlu eleştiriler aldığı gözlenen Deniz TURAL 'a yazın hayatında da başarılar diliyor ve ilk kitap'tan bir takım pasajları sizler için Varto sitesine alıntılıyoruz;

"Deniz Tural bu ilk kitabında, felaket sonrası ayakta kalanların yaşamın bayraklarını alıp yokuş yukarı tırmanmasını ve en zor anlarında “oyun bitti” sözündeki ironiyi kahkaha ile haykıran, özgürlük ararken yerine yeni tutsaklıklar bulan karakterlerin gerçek ile kurgunun sınırlarının karıştığı dünyasını anlatmakta.
Güçlü imgelem gücü, şiire yaklaşan anlatım tekniği ve insan zekâsının kıvraklığını ortaya koyan kurguları, uzun öykülerini soluksuz okutuyor.
Sanat aklın insanda yarattığı yaraları kapatır”, kitabın son sözüdür.
***
Ardı ardına gelen ambulans ve İtfaiye arabalarının sesi kesilmiyordu. Kentin batısını siyah bir duman kaplamıştı. İçerde yüz kadar insan olduğu, gizli bir tarikata mensup olan bu insanların ayin yaptıkları ve Nuh’un gemisinin ufukta göründüğü söylentisi, fısıltı şeklinde önce sokaklara sonra basına yansımıştı.
(Nuh’un Gemisini Beklerken)
Bir gün yanıma yaklaştı, sonsuzluğa akan iki gece düşmüş bozkır gözleriyle bana baktı.
O kendinden emin, hiçbir şeyin önünde duramayacağı güvenle sesi yükselmeye başladı:
—Kadın serinleyebileceği erkeğin gölgesini sever; onu izleyen, sürünen, dilenen gölgeyi değil.
—Kadının gölgesinde dinlenmeyi değil, ona gölge olmayı öğrenmelisin.
(Kadın Erkeğin Gölgesini Sever)
Zaman geçtikçe her şey eskiyor, nedense Gül’ün yüzü ve yanık gül kokusu, suların sert uzaysal alanda zamanla bilediği kayalar gibi giderek daha da belirginleşiyor ve giderek daha da yaklaşıyor bana.
(Gecede Gül Kokusu Kaldı)
Gözlerine baktım, sanki tüm gök bu iki göze sığmıştı. Milyonlarca yıldız bu iki gözde ışıldıyor, yıldız yağmurunun gözyaşlarına karışıp kirpiklerinden yanaklarına süzülüyordu. Bu iki göz evreni dışında tüm evren karanlıktı ve ben önünde bağdaş kurup sonsuza kadar bu güzelliğin önünde oturmayı düşündüm.
(Çingene) " (Berfin yayınlarında kitapla ilgili tanıtım yazısından)


KİTAP HAKKINDA ÇIKAN ÇEŞİTLİ YAZILAR :





KİTAPLA İLGİLİ DİĞER BİLGİLER:

KORA YAYIN*
Yayınevi: Kora Yayın
Kitap Adı: Nuh'un Gemisini Beklerken
Yazar Adı: Deniz Tural
Yayın Yönetmeni: İsmet Arslan
Sayfa Sayısı: 239
Baskı Yılı: Ocak 2009
Baskı Sayısı: 1. Baskı
ISBN 978 - 975 – 8800 – 89 – 6
Barkod No: 9789758800896
Boyut: 13.5 x 19.5 cm.
Kapak Cinsi: Bristol karton
Türü: Öykü
Kapak: Mehmet Özalp

Kocaeli Varto Der 3.Genel kurulu sonuclandı.Yeni Başkan M.Ali Kanmaz

05.04.2009 pazar günü Kocaeli Vartolular Derneği 3. olağan kongresini yaparak,yönetim kurulu yeniden oluşmuştur.Yönetim Kurulu Başkanlığına M.Ali KANMAZ getirilmiştir. Diğer yönetim kurulu üyeleri de şunlardır.
M.Ali KANMAZ Çalıdere köyü
Halis YILDIZ Görgü köyü
Fadime BİNGÖL Teknedüzü köyü
Vezir Demir Gölyayla köyü
Abdullah YAVUZ Eryurdu köyü
Deniz ASLAN Hoşan mah.
Erkin YOLOĞLU Taşcı köyü
Yönetim Kurulu en kısa zamanda toplanarak kendi aralarında iş bölümü yapacaklardır.Kocaeli Vartoluların hizmeti ve kültürel değerlerimizin yaşatılması için elbirliğiyle gerekenler yapılacaktır.
Ayrıca Kocaeli Vartolular eski başkanı Gündüz IŞIK ve yönetimine 3 yıl görevi boyunca göstermiş olduğu performans ve üstün başarı,hizmetinden dolayı şahşım ve yönetim kurulu adına teşekür eder,bundan sonraki yaşamlarından başarılar dilerim.
Kocaeli Vartolular Derneği Başkanı

2 yil once olen isimsiz sairin kitabi yayimlandi


2 yıl önce bir inşaattan düşerek hayatını kaybeden "Vartolu Şiir Emekçisi" Mustafa KOCABEY'in şiirlerinden oluşan "Zamansız bir Yolcunun ardında kalanlar" adlı kitabı izmir'de yayımlandı.


SOĞUK MEZAR

Senden uzakta geçmiyor günlerim
Çaresiz kaldım ben dar yerdeyim.

Kader de senden ayrı kalmakta varmış
Mahpushane meğer soğuk bir mezarmış.

Unutmak mümkün değil seni hep seviyorum
Sen aşım, ekmeğim içtiğim su…

Gören gözüm çarpan yüreğim canım
Cezam biter bitmez sendeyim kızım Gül…


---
GELEMEM DAĞLAR

Yüce dağlar duman çökmüş başıma,
Hasret kaldım toprağına taşına,
Bahar gelmiş son vermiştir kışına,
Gelemem ki yollar bana kapalı.

Buram buram çiçeklerin açılmış,
Koyun kuzu eteklerine saçılmış,
Yollar uzun ama gelmiş geçilmiş,
Felek koymaz gelemem ki ben sana.

Hazin eser serin serin yellerin,
Soğuk olur çeşmelerin göllerin,
Bilmem sana konuşur mu dillerim,
Felek koymaz gelemem ki ben sana.

Mevla’m verdi unutulmaz dert bana,
Turna ile selam yolladım ben sana,
Bir yudum su ver can katsın bana,
Yollar kapalı bana gelemem dağlar.

Sis kaplı yollarını ben gelemem,
Akar göz yaşlarım ben de silemem,
Felek güldürmedi MUSTAFA’yı gülemem
Talih koymaz gelemem ki canım dağlar.

03.08.1992

MUSTAFA KOCABEY kimdir bu kitabın yayınlanma sebebi nedir ?
01.01.1961 yılında Muş'un Varto ilçesine bağlı Leylek Köyü'nde doğdu.Evlendikten sonra 80'li yılların ortalarında Taşçı Köyü'ne yerleşti.Yaşamın olumsuzlukları nedeni ile 90'lı yılların başında İzmir'e taşındı.İzmit,Manisa,İstanbul,Mersin,Didim,İzmir ve Antalya'da inşaat işlerinde çalışarak geçimini sağladı.Hiç oğlu olmadı.6 kız babası olan Kocabey, 27.04.2007'de İzmir Çiğli'de yine bir inşaatta sıva işinde çalışırken mesai saati bitimine 20 dakika kala vahim bir iş kazası sonucu sekizinci kattan düşerek genç yaşta hayatını kaybetti.Yaşanılan bu vahim iş kazası sonucu birkaç Varto'lu gönlü geniş insanlar aracılığı ile kitaptan elde edilecek tüm gelirleri maktulün ailesine verilecektir.Şimdiden saygı ve sevgilerimle. Çetin AKGÜL

TEŞEKKÜR

Maddi ve manevi desteğini esirgemeyen
Fransa Alevi Birlikleri Federasyonu
Gençlik Kolu Sorumlusu Kemal AKBAL’a
Taşçı köyünden Hıdır BABA’ya
Şair Çetin Akgül’e
Şair ve yazar Bedirhan BORAN’a
Kitap kapağı için Erdal GÜLDAĞ'a
Gema Gelişim adına Sayın Gündüz YEŞİLDAĞ'a
Ve adını sayamadığım tüm dostlara sonsuz saygılarımızla...



izmir vartolular gecesi uzerine gozlem-Veli Bingoltekin


VARTO’LULAR KÜLTÜR VE DAYANIŞMA GECESİ ÜZERİNE..

Bildiğiniz gibi geçen hafta sonu VARTO’LULAR bir gece düzenledi. Benimde üç kuşaklık bir Varto geçmişim olmuş, doğal olarak kendimi Vartolu olarak saydım ve bu geceye katıldım. Bu geceye gelemeyen Vartolu hemşerilerime ve dost ahbaplara o güzel geceyi anlatmak istiyorum ve onlarla duygu ve düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.
Saat 18.30 da Bostanlı ya Konak tan gelmiştim niyetim eve gidip Saat 19.30 da geleyim dedim. Baktım gecenin düzenleneceği balık lokantasının lambaları yanıyor. İlkin şüphe ettim sonra baktım tanıdık simalar var. Anladım demek ki arkadaşlar daha önceden gelmişler Vartolu hemşerilerinin hasretine dayanamamışlar erkenden gelip birkaç eski arkadaşlarla görüşüp hasret giderelim demişler. Bende dayanamadım biraz heyecanlı, biraz tedirgin, biraz buruk ve birazda şaşkın olarak merdivenleri çıktım. O arada bir iki Vartolu hemşerimle de karşılaştım. Hem konuşup hem de çıktık, giriş kapısına vardığımızda bizi kapıda karşıladılar. Karşılama çok candan çok içtendi. Sağ tarafta ayakta duran 55 yaşlarında yüzü güleç ve tebessümle bakan, Ağabeyimiz in önünde iki dünya güzeli çocuk bize hoş geldin çekti ve Tepside çikolata şeker ikram ettiler. Az sonra ilerde yönetimde görevli arkadaşlar ve dernek başkanı, kapıda sıraya dizilmiş bizi bekliyordular. Gözlerimize bakıp bizi içtenlikten kucaklayıp kendilerini takdim edip, bize yer gösterdiler. Bu davranış, her gelen arkadaşa aynı sevgi aynı saygı aynı hemşerilik hasreti ile gösterildi.
İçeri giren her arkadaş biraz şaşkın ve biraz tedirgin olmasına rağmen, karşılama o kadar içten o kadar hasretliceydi ki gelen arkadaş kısa zamanda kendini memleketinde evinde his edip rahatladı.
Herkes bir birini soruyor tanıyan hal hatırını soruyor yer gösteriyor, tanımayanda kısa bir tanışma faslından sonra kucaklayıp hemen masasına doğru çekiyordu. Herkesin gözleri kapıda kim girer diye heyecanla bekliyordu. Kapıdan içeri girenler hiçbir ayrım gözetmeksizin aynı heyecanla karşılayıp, aynı hasretle yer gösterip buyur ediyordu. Arkası bir türlü gelmiyordu ve saatlerde geçiyordu. Bir anonsla bu güzel gecenin programının başladığını duyurdular.
Sunucu, Varto Tarihinden siyasal yapısından sosyal ahlaki ilişkilerinden kısa bir konuşma yapıp. Bu gün dünyasında zulmün ayakları altında ezilen insanlığın adına, halkların haklı mücadelesinde şehit olan Filistinliler için bir dakika saygı duruşu çekti.
Bütün hemşerimiz aynı duyarlılıkla ve aynı içtenlikle uyumlu bir şekilde tek yürek olup içten saygılarını sundular.
Vartolu olmanın ayrıcalığını yaşıyorduk hepimiz. Daha sonrada RUHİ SU, SÜMEYRA, ÂŞIK VEYSELDEN. Birçoğunu bildiğimiz aydın yurtsever ozanlarda, Türküler dinletildi Yöre sanatçılarımızın İsimleri okundu onlardan eserler okundu. Orada bulunan Vartolu şair, sanatçı, yazar, Vartolu hemşerilerimize tanıtıldı, Her biri beşer dakika mahcup ve heyecanlı konuşma yaptıktan sonra. Geçmişten günümüze VARTO belgeseli ekrana yansıdı, Bu arada yöresel yemekler ikram edilmeye başlandı. Program öylesine planlı ve dolu geçiyor diki. Saatlerin kaç olduğundan habersiz bir şekilde dışarıya çıktık. Paramparça olarak girdiğim geceye paran parça olarak girdiğim bu balık lokantasından. Bir bütün olarak onurlu olarak çıkmıştım. Adeta uçuyordum, Varto da üretilen hiçbir emek boşa gitmemişti. VARTO bir ayrıcalıktı. VARTOLU olmak bir ayrıcalıktır. HİÇ ŞAKAYA GÖTÜRECEK YANI YOK VARTO LU OLMAK BİR AYRICALIKTIR..VARTOLU OLMAK ÖNEMLİDİR. VARTO LU OLMAK DEĞERLERİ GÖRMEKTİR. VARTO LU NERDE OLURSA OLSUN insan ayrımı gözetmeksizin, ORAYI AYDINLATMAK LA BÜTÜNLEŞTİRMEK LE GÖREVLİDİR. Sizleri Varto kadar sıcak sevgilerimle selamlıyorum.11.02.2009

Veli BİNGÖTEKİN

Labels

vartohaber (12) varto (8) Eğitim (6) 6.koğ festivali varto (5) Varto Belediyesi (5) alevi (4) 12 eylül (3) Badan köyü (3) Ferhat Sidar BİNGÖL Kalp nakli (3) Haber (3) RADYO GIMGIM Futbol (3) dersim (3) istanbul vartolular gecesi (3) izmir varto der (3) varto vakfı varto haber (3) Barış (2) Kesk Disk Türk iş miting kriz (2) Kocaeli (2) Muş Valisi (2) Varto seçimler oy oranları DTP AKP CHP (2) Vartoder (2) asker (2) barış grubu (2) dersimin kayip kizlari (2) iki dil bir bavul özgür doğan (2) kardeşlik (2) kültür sanat (2) organ bağışı (2) radyo gımgım (2) referandum (2) trt6 trt şeş (2) türkiye 1.si (2) varto belediye başkanlık seçim (2) varto yüksek okulu (2) xamurpet gölü hamurpet turizme açılıyor (2) Üniversite (2) çaylar (2) - (1) 1 kasım kampanyası soyguna hayır sabite hayır (1) 7.VARTO koğ festivali (1) 7.koğ festivali (1) Alpaslan Üniversitesi (1) Anadolu (1) Anayasa Mahkemesi (1) Bingöl (1) Daimi (1) Demokratik acilim (1) Deniz (1) Dersim Katliamı (1) Dtp (1) Ekin TV (1) Ernesto che guevara (1) Eşrefoğlu (1) Fırat Güneş (1) Gazi Katliamı (1) Gola Kesqe (1) Gülşen Değer (1) Hadise eurovision Düm tek tek (1) Halepçe katliamı (1) Haydar selçuk (1) KOMA GIMGIM (1) Kayıp Şarkılar (1) Kemal soyer (1) Luwi (1) Maraş Katliamının 30.yılı (1) Mehmet Yıldız (1) Miting (1) N (1) Newroz (1) Nurhayat Sağlam (1) Polemik (1) Röpörtaj şahturna (1) Sakina Teyna (1) Siya Korta (1) Sofyan köyü varto (1) TEKEL direnisi (1) Tarih (1) Tural (1) Turk Telekom (1) Varto Belediyesi seçimleri (1) Varto Vakfı (1) Varto Üniversite (1) Vartosanat (1) Yılanlı köyü inali (1) arkeoloji (1) bana iyi bak general (1) barajlara hayır (1) bds (1) berfin (1) berlin varto der (1) beşiktaş (1) bjk (1) boykot (1) civarkan (1) darbe (1) demir çelik (1) deprem (1) dersimspor (1) devrimden sonra (1) din (1) dünya sampiyonu (1) ege (1) elektrik (1) evet (1) festival (1) futbol (1) gazete (1) general (1) gestemerde (1) hawtemal (1) hayri bingöl (1) hayır (1) hızır çeşmesi (1) ihsan yüce üzerine (1) izmir varto gecesi (1) kadim tan vartolu emekçi (1) kapatma davasi (1) kartaldere (1) kayak (1) keranlıx dayanışma gecesi (1) kora (1) kox festivali 2010 (1) kurtçe tv (1) lazonya (1) luvi (1) munzur (1) mus rekabet lisesi (1) mutlu haner (1) nazım uzunboylu (1) nilufer akbal trt 6 (1) omcalı (1) orhan yılmazkaya (1) raqasan varto dayanısma gecesi (1) raqasanlı öğrenciler (1) savaş (1) sel savaş (1) selma kociva (1) sevda (1) seçim- (1) sibel akdağ varto (1) silikozis kot isçileri (1) sivas anması 2 temmuz 2009 (1) sofya doğanca köyü (1) sonuçlar (1) sınav (1) sırrı sakık (1) taraf (1) tatan (1) teknedüzü (1) trafik kazası (1) tunceli (1) türkü (1) tıp (1) varto EML (1) varto depremi (1) varto kaymakamlığı (1) vartoda üniversite kuruluyor (1) vartolu (1) vartolular derneği varto-der (1) vartolular gecesi (1) vartositesi (1) vartoya üniversite (1) vicdani red (1) yar belli degil özgür demirhan (1) yazar (1) zazaca zazaki dil kampanyası (1) Önder Özdemir (1) çayçatı köyü gundemiran eğitim anaokulu usta öğretici başarı (1) çevre (1) öykü (1) özellestirme (1) Şervan Taş (1) Şirinler 50 yıldır komünizmi anlatıyor (1)