Alevilerin bitmek bilmeyen çilesi
Anadolu ve Mezopotamya coğrafyasının en eski ve en yerli inanç gruplarından birini oluşturan Alevi toplumu üzerinde binlerce yıldır süren sistemli yok etme , sindirme ve diğer şiddet içeren yöntemlerin yanına son çeyrek yüzyılda basın yayın organları aracılığıyla çok daha sistematik olarak iftira ve yalan üzerine kurulu, çarpıtılmış özel gündemlerle saldırılması da eklenmiş durumda.
Yıllar evvel Star Tv ‘ de yayınlanmakta olan “Turnike” adlı programda geçen iğrenç ötesi cümlelerden sonra Aleviler ve bu hakarete karşı tepkide onları yalnız bırakmayan dostları günlerce protesto yaparak tepkilerini dile getirmişlerdi. Güner Ümit’ in yeri tarihin çöplüğü oldu. Program bir daha hiç tutmadı, başka sunucular denense bile.
Evlilik programlarından Dest-i İzdivaç’ da her gün yeni bir skandal yaşanmasına rayting uğruna sessiz kalındı.Bu skandallardan birisi de Alevilere yönelikti. Program hala yayında ve kanal da hiçbir ceza da almadı bildiğimiz kadarıyla.
Önceki akşam Star Tv ‘ de tarihin çöplüğüne gitmek için heveslenmiş bir başka zavallı vardı. Programda geçen “Mum söndü” küfürüyle sunucu Mehmet Ali Erbil bizce artık kabak tadı veren ve çok uzun süren şovmenliğinin sonuna geldiğini kendi ağzıyla itiraf etmiştir. Adına bakarak çoğu Alevinin “kendisinden” bildiği Erbil, eğer gerçekten Alevi’yse kendi soyuna hakarette Dünya Şampiyonluğuna aday gösterilmelidir. Yok bu sadece isim benzerliği ise yine bir şey değişmiyor ve programın yayından kaldırılması veya Erbil’ in özür dilemesi bile edilen küfür karşısında yetersiz kalıyor !
Öyle bir noktaya gelindi ki Alevilerin sabır damarları çatlamak üzere.Birileri kalkıp körler ve sağırlar medyasına ve ona inanan seyirciye acilen şunu anlatmalı
-Aleviler binlerce yıldır inançları farklı olduğu için katledildiler, yok edilmeye çalışıldılar. Bu “mum söndü “ küfürünün asıl sebebi Yavuz Selim zamanında yapılan ve binlerce insanın katledildiği katliam sürecidir. O Süreçte ibadetleri olan Cem törenini gizli yapmak zorunda kalan Aleviler ( Kızılbaşlar) Osmanlı ordusu tarafından kılıçtan geçirilmemek için ışıkları söndürmek zorunda kalıyordu.Kendi inancından başka her şeyi yakıp yıkmayı sevap sayan Yavuzun üzerinden yüzlerce yıl geçti ama gerçekler hala değişmedi. Yani kısaca mum söndü küfürü konusunda suçlu şimdi Alevilere küfreden “Erbilgillerin” dedeleri ve o zihniyetdir.”
Kızılbaş kelimesi de yine küfür olarak kullanılıyor bu da sistemin ve Devletin gözleri önünde pervasızca yapılıyor. Bugüne kadar kimseler bu konuda ceza almış mıdır ? göreniniz duyanınız var mı ? Alevilere hakaret edenin yanına bu hakaretler hep kâr kalmadı mı ?
Tam da bugünler de Aleviler çocuklarını “Zorunlu Din Dersi” dayatmasından korumak üzere önümüzdeki günlerde Din derslerini boykot edeceklerini ve çocuklarını bu derse sokmayacaklarını ilan etmiş durumdalar.
Şimdi herkesin şapkasını önüne alıp düşünme zamanı Aleviler / Kızılbaşlar inançlarını yaşamaktan alıkonulabilirler mi ? Müslümanlar dışında bu ülkede diğer inanç gruplarının kendilerini ifade özgürlükleri hep suç mu sayılacak ? Hani Demokrasi ? nerde eşitlik ? Kendinize yapılmasını istemediğiniz şeylerin başkalarına yapılması hoşunuza mı gidiyor ?
Alevilerin kabul görmesi için kendilerini zorla ve ille de Müslüman olarak mı tarif etmesi gerekiyor ( ki bir bölüm Alevi “İslamın özü biziz” derken bir diğer bölüm Aleviliği başlı başına bir farklı inanç olarak tarif etmektedirler ) Bu şekilde kendi inançsal ve yaşamsal özgürlüklerini savunmaya devam ederlerse Yavuzdan – Dersim’ e, Maraş’a, Sivas’ a, Gazi’ ye varana dek katledilmeleri hep normal mi karşılanacak ?
Milyonlarca Alevi şimdi net bir şekilde inançlarına ve yaşam biçimlerine saygı gösterilmesini bekliyor.Bu ses duyulmazsa bundan böyle çok güçlü bir tepki verilmesi kaçınılmaz görünüyor.
Haber Analiz: Veli Beyazgül-www.vartositesi.com